Başbakan Yardımcısı, hükümet sözcüsü Bülent Arınç, “ Sokağa çıktığımızda nefretle bakış seziyorum” dedi.
***
Bakış, insanın en basit eylemidir.
Ancak…
Basite alınmayacak eylemin başında gelir.
Bir çift organla…
Bu kadar çok iş başarılamaz.
Sevme, sevişme, beğenme, ağlama, gülme, dövme, küsme, bağırma, çağırma, hesap sorma, küfretme, azarlama, kovma, alay etme, şefkat, sarma, sarmalama her duyguyu yansıtır.
***
Bakış, insanın niyetidir.
Her bakışın bir anlamı vardır.
Sözden derin…
Eylemden geniştir.
En beklenmedik zamanda umutlandırır.
En durgun zamanda, kalp çarpıntısı yaptırır.
Bakışın iyisi…
Dünyalar yaratır.
Hayalleri yüceltir.
Yaşama bağlılığı artırır.
Azmi kamçılar, hırsı çoğaltır.
Bakışın kötüsü…
Sivri köşelidir.
Batar, acıtır, kanatır.
Yarası iyileşse de acısı unutulmaz.
Gözden düşme, düşürme eyleminin sınırıdır
Kötü bakışın sonu hayra alamet değildir.
***
Bakış çeşitleri çoktur.
Soğuk, sıcak, serin, derin, sevecen, nefret vb.
Bakışı göz sağlar da…
Merkezi kalptir.
Niyeti ortaya koyar.
Koyduğu niyeti takip eder.
Ya ondurur, ya öldürür.
***
Bakışın…
Bir de bakış açısı vardır.
Kime göre, neye göre pozisyonludur.
Hemen duyguya yansımaz.
Görüş açısı soyut olabilir.
Bakış açısı somuttur.
***
Devlet büyüğümüz…
Kıdemli politikacımız Bülent Arınç, hangi görüş, nasıl bakış açısına göre yorumladıysa da…
Seçim öncesi düşündürücüdür.
***
Çünkü bir bakış…
Sesin anlamlandırmakta güçlü çektiğini “pat” diye, net şekilde koyar.
Bakışın gürültüsü yoktur…
Kelime hazinesi çok derindir.
Bakış değişirse…
Vaatler, nutuklar havaya savrulan boş nefestir.
***
Evdeki hesabın, çarşıya uymaması endişesi ise…
Malum olan bakıştır!
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!