Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar, stat konusu açıldığında hassaslaşıyor ve Yalı’daki stada karşı olup, “Örnekköy ısrarı”nı sürdürüyor…
Örnekköy’de elektrik üreten güneş enerjisi panellerinin açılış töreninde konuşurken hükümete seslenerek, “Örnekköy’de stat yapmamıza engel olmayın” dedi.
Akpınar'la, bir ara yanyana geldiğimizde “Görüyor musun. Karşıyaka’nın en güzel yeri. Püfür püfür rüzgar esiyor. Tertemiz hava. Manzara şahane, İzmir ve körfez ayağının altında. İşte böyle bir yere stadı yapacağız. Herkes doğayla başbaşa olacak ve sağlıklı nefes alacak. Oysaki Yalıda apartmanlar arasında içleri kararacak” dedi.
Sonra da ekledi: Stadı tertemiz doğada, kuş seslerini duyulduğu, spor yapılması doğal olan sağlıklı yere mi yapalım? Yoksa, apartmanlar arasında, eksoz kokuları içinde, gürültü kirliliğini ve trafik keşmekeşliğine mi?
Cevabı siz verin!
XXX
Darısı başımıza...
Ertuğrul Kale’yi benden önceki ve benim kuşak gazetecileri çok iyi tanır.
Genç yaşlarında başarılı bir muhabir olan Kale kısa bir süre sonra da HHA ve Hürriyet’in İzmir Temsilciliği, Hürriyet Ege Bölge Müdürlüğü’ne yükseldi.
Hürriyet Ege’nin temellerini atan Ertuğrul Kale, meslek yaşamında genç meslektaşlarına destek vererek, onların önemli yerlere gelmesinde başrolü oynadı. Gazeteciliği kadar, yöneticiliği de “dört dörtlük” olan Ertuğrul Kale, mesleğinin zirvesinde hep “başarılı gazeteci” olarak anılmaya devam etti…
Yeni Asır’da genç bir spor muhabiri olduğum dönemde, transfer teklifiyle Hürriyet’e geçmemi sağlayan Ertuğrul Kale ile tanışıklığımız daha da eski…
Sırası gelmişken, bir anımı anlatayım:
Yetmişli yıllar… Ege Ekspres Gazetesi’nin Akhisar Muhabiriyim. Gazete binası Kemeraltı’nda. Haftanın belirli günleri, rahmetli amcamın o dönemler 4 saatlik mesafede alınan Akhisar-İzmir arası çalışan otobüsüyle haftada bir gün İzmir’e gelip, haberleri gazeteye veriyorum.
O günlerden birinde, Basmane Meydanı’nda şimdi uzun süredir “utanç çukuru” olarak duran o dönemin garajında inip, her zamanki gibi öğretilen güzergahtan gazeteye gidiyorum. Kapıdan içeriye girdiğimde kapıda duran genç “Kimi arıyorsun?” diye sordu.
“Ben Akhisar’dan geliyorum. Haber getirdim” dediğimde de yüzüme baktı ve “sen Avni Erboy’un oğlu musun?” dedi.
Şaşırmıştım. Zaten üzerimde bir çekingenlik var. Heyecanlandım. “Hayır Avni Erboy benim” cevabını verdim.
Şaşırma sırası ondaydı. Hemen içeriye aldı, Ege Masası’na götürdü ve benden övgü ile söz ederek, tanımayanlarla tanıştırdı. Haberleri verdim. Öğle yemekhanede yemek ısmarladı ve yemeğin ardından da garaja döndüm.
O günkü mutluluğumu anlatamam… Uzun süre gazeteye haber götürüyordum ama böyle bir tabloyla ilk kez karşılaşmıştım…
Yıllar sonra Hürriyet’te yollarımız kesişti. Uzun yıllar, çok güzel anılarımız oldu. Ege eklerini çıkarırken, beraber matbaada sabahladık. Masaların üzerinde uyuduk. Kendisinden yöneticilik ve gazetecilikte “önemli dersler” aldım. Bunlar da beni birkaç adım öne çıkardı…
Ertuğrul Kale, Hürriyet’ten ayrıldıktan sonra Türkiye’nin en önemli, ulusal ve uluslararası en çok ödül kazanan PR şirketini, Türkiye’nin bu sektörde en önemli isimlerinden olan ortağı Azade Başağa ile birlikte kurdu. Greenactive’de şimdi pek çok sosyal sorumluluk projesine imza atarak dünya çapında takdir ve ödül topluyorlar.
Ertuğrul Kale geçenlerde birkaç fotoğraf yolladı. “Avni, bu fotoğraflar sana örnek olur” diye de not düştü. Helsinki’de çektiği fotoğraflar, bu ülkede spora ve gençliğe ne kadar değer verildiğinin en güzel işaretiydi.
Yollarda, köşe başında, boş alanlarda kurulan spor merkezlerinde yediden yetmiş yediye herkes spor yapma olanağı buluyordu.
Bizim ülkemizde spor dediğimizde futbol akla gelir ya. Orada öyle değil. Sporun tüm branşlarıyla insanlar spor yaparak vakit geçiriyor...
Darısı başımıza… Teşekkürler, müdürüm, sevgili Ertuğrul ağabeyim…
Bir gün biz de bu aşamaya geleceğiz… Bu nedenle de spora hizmete devam diyorum…
XXX
Tavla Turnuvası'nın sonucu
Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü ile Eskiev'deki Karşıyakalı daire müdürlerinin tavla partilerinin sonuçlarını soran sorana…
Meraklısı çok olunca, elbette biz de maçları izliyoruz…
Son duruma bakarsak, Karşıyaka’da Mustafa İslamoğlu, Gençlik Spor’da da Ahmet Toprak ile Emin Türk açık ara önde…
XXX
Ya öldükten sonra…
Karşıyaka Belediyesi Stratejik Plan toplantısınını yöneten Sancar Maruflu "Belediye bize her zaman lazım. Doğumda başlıyor. Yaşadığın sürece devam ediyor. Ölümde bile belediye olmadan olmuyor. Açıkçası doğumdan ölüme kadar Karşıyaka Belediyesi hayatımızda var" dedi.
Maruflu’nun cümlesi bitmişti ki, Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar devam etti: "Ölümden sonra da sıra Sancar Ağabey'e geliyor. İşi yeni başlıyor, ölüleri anmaya devam ettiriyor...
XXX
Öyle bir ESTİ ki…
İzmir'in sutopu bayanlarda 1. Lig’teki tek temsilcisi Ege Su Sporları ve Tenis İhtisas Kulübü (ESTİ), son iki iki yılın şampiyonu Galatasaray ve daha önceki senelerde altı kez birinci olan Adalar Su Sporları Kulübü’ne havuzda su yutturdu ve şampiyon oldu…
İzmir’in sutopunda kazandığı ilk şampiyonluk, “Hasan ve Hüseyin Egeli kardeşlerin” yıllardır havuzda akıttıkları terlerin ürünüdür…
Tebrikler…
XXX
Kural delinmeye görsün…
PTT 1. Ligi’nde yabancı ve kiralık futbolcu almama kararıyla gündem yaratan Altınordu, İstanbul Başakşehir’den İbrahim Yılmaz’ı kiralayıp, bu kuralı yıktı!..
Bugün kiralık, yarın yabancı gelir!...
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!