Amatörler spor kulüpleri için hemen hemen herkesin dilinden düşmeyen bir söz var: “Sporumuzun kaynağı… Olmazsa olmazı…”
Seçim derdinde olanların o dönemlerde hatırladığı ancak geçim derdindekilerin aklının ucuna bile gelmeyen amatör spor kulüplerimizin bu gün içinde bulunduğu durum nedir biliyor musunuz?
Sakın amatör spor kulüplerini yönetenlerin “ağlama duvarı” olduğunu söyleyip de, “hor görme garibi” şarkısını hiç mırıldanmayın!..
Bugün amatör spor kulübünde görev yapan başkan ve yöneticileri “Türk Sporu”nun tek kelimeyle Don Kişotlarıdır!..
Onlara saygı duyarak, hizmetleri için de “Spor Şeref Madalyası” takılmasının şart olduğunu söylemeliyim… Ama onlar takdiri bırakın, Diyojen’in meşhur sözünü söyleyip dururlar: “Gölge etme başka ihsan istemem…”
Belediye, profesyonel, şirket kulüpleri tarafından da alaşağı edilmeye çalışılması bir yana “sağmal inek” muamelesi görmeleri de işin bir başka boyutu… Hazin ama gerçek de olan da bu!..
Bakın şimdi, bir amatör spor kulübü başkanının yazdıklarını size aktaracağım…
Metin Acaroğlu… Kaç kişi tanıyor bilemem… Ama bildiğim tek şey, amatör spor ve amatör futbola gönül vermiş birisi…
Metin Acaroğlu, Karşıyaka Amatör Futbol Kulüpleri Derneği’nin kurucu başkan yardımcısı ve yeni seçilen Yönetim Kurulu üyesi. Muhtemelen de ilk görev bölümünde başkan yardımcısı olacak. İzmir 2. Amatör Futbol Ligi’nde mücadele eden Erdem Esentepespor Kulübü’nün de başkanı. Onun yaşatmaya çalıştığı bir amatör spor kulübü var. Bu nedenle mücadele ediyor…
Acaroğlu, sosyal medyayı iyi kullanıyor. Oturup, Türkiye Futbol Federasyonu Amatör Futboldan Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısına bir mektup yazmış…
Bakın ne demiş:
1-Herkesin bildiği gibi Amatör Futbol Kulüpleri sponsorları veya Belediye takımları değilse hepsi maddi zorluklar altında, gençlere spor yaptırmaya, onları kötü alışkanlıklardan korumaya çalışmaktadır. Çoğu kulüp başkanı ve yöneticisi yarışmalarda mücadele edebilmek amacıyla ya sağdan soldan borç para ya da bankalardan kredi çekip ligleri bu şekilde devam ettirmektedirler. Futbol Federasyonu ve ASKF sezon başında lige katılım bedeli adı altında her amatör kulüpten 460 tl civarında bir para toplanmaktadır. Ama ne Türkiye Futbol Federasyonu’ndan nede ASKF’den amatör kulüplere herhangi bir spor malzemesi veya para yardımı gelmemektedir.
2-1. Transfer ve 2. Transfer dönemlerinde kulüpler transfer ettikleri oyuncular için Futbol Federasyonu’na ve ASKF’ye yaşına göre her futbolcu için 50-250-400 TL. para ödemektedir. Peki, bu ödenen paralar sonucunda biz AMATÖR KÜLÜPLER FUTBOL FEDERASYONUNDAN VE ASKF’den bu zamana kadar ne gördük?
Para yardımı aldık mı? Almadık!
Malzeme yardımı aldık mı? Almadık!
Veya bize hoca yardımı ya da Türkiye Şampiyonasına katılacak takımlara herhangi bir ulaşım, konaklama ve ücret konusunda yardımı oldu mu? Olmadı!
Peki, Amatör Kulüpler için her hangi bir konaklama tesisi, saha, fitness merkezleri gibi yerler yapıldı mı?
Profesyonel kulüplerin yurt dışından üç beş tane yabancı oyuncu getirecek diye harcadıkları sorumsuz paraları onların borçlarını kapatacağınıza, amatör takımlara çok cüzi miktarını harcayın. Ne yetenekler, ne futbolcular çıkacak.
Neden yapılmıyor? Neden amatör futbol kulüplerine maddi yardım ve malzeme verilmiyor?
3-Her sene ilçe belediyelerin veya Büyükşehir Belediyelerinin amatör kulüplere maddi yardımı beklenmektedir. Mesela bu sene Karşıyaka Belediyesi 3 bin TL. Para yardımında bulundu. 3 bin TL. ile ne yapabilirim?
A- Antrenör sözleşmesi: 320 TL., B-Yönetici Kartı: 30 TL., Lige katılım bedeli 460 TL., C-En düşük antrenör ücreti: 750 TL. (Aylık), 2000 ve üstü transfer bedeli (1 futbolcu için): 400 TL. (U19 takımı için en az 15 futbolcu transferi yapılıyor) Servis ücreti (Maça gidiş-geliş): 1 sefer 150 TL., (En az 10 servis), Su ücreti: Aylık 150 TL., Forma, eşortman, yağmurluk: 3000 TL.
Gelin belediyenin verdiği 3 bin TL. ile döndürün kulübü.
Türkiye’de spor sadece profesyonellerde dönmüyor. Amatör kulüpleri yaşatmak şart.
TV Gelirleri, sponsorlar, yaratılan kaynaklar, devlet desteği neden sadece profesyonellere? Peki biz amatörlerin suçu ne?
Bir de amatörlerin en büyük sorunu 25 yaş ve üstü transfer konusu. Bu 30 yaşa çekilmeli. Ayrıca futbol oynayacak sahamız var mı? TFF ve ASFK’dan bugüne kadar kim sordu? Bizde spor yapan çocuklar bizim çocuklarımız değil mi?
Ayrıca üç büyükler başta olmak üzere Franchising sistemi futbolu rand kapısı haline getirdi. Artık çocuklara futbolcu değil, para gözüyle bakıyorlar. Ve kandırıyorlar. Peki, bunlar kazandıkları paralardan vergi veriyorlar mı?
Metin Acaroğlu’ nun yazısı daha da uzuyor…
Altına imzamı atarak, noktayı koyalım…
Teşekkürler Metin Acaroğlu… Türkiye’deki amatör kulüplerin kendi içinde fırtınalar koparıp da, söyleyemediklerini söylediğin, birilerine ulaştırabildiğin için…
Artık yalnız değilsin… “Biz” olacağız, olmamız da lazım…
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!