ANA SAYFA > Yazarlar > Atila İnce > 30 Eylül Psikolojik Danışmanlar Günü kutlu olsun

30 Eylül Psikolojik Danışmanlar Günü kutlu olsun

Atilaİnce
Sosyal Medya :
30 Eylül 2020, Çarşamba 16:57
2472 kez okundu

Bugün “Psikolojik Danışmanlar Günü” ben de bir psikolojik danışman olarak, mesleğimi onurla ve şeref duyarak yürütüyorum. Psikolojik danışma mesleği, bir insan mesleği. İnsana yardım ve toplumun gelişmesine hizmet etme işidir. Psikolojik danışmanlar toplumun iyiliği, dirliği ve sağlığı için çaba gösterirler.

Psikolojik danışmanlar; işbirliğinde bulunma, dayanışma içinde olma ve mesleki gelişimi sağlamak için Temmuz 1989’da Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği’ni kurmuşlardır. Psikolojik Danışma ve Rehberlik (PDR) alanındaki, bilim insanları tarafından demokratik yöntemlerle ilk resmi toplantı ve ilk yönetim kurulunun oluşturulması 30 Eylül 1989’da gerçekleştirilmiştir.

Derneğin, o zaman kuruluşunda aktif görev alan bilim insanları ve şimdiki Genel Başkan Uzman Psikolojik Danışman Oğuz Özat’ın girişimleri, meslektaşlarımızın gayret ve çabalarıyla içinde bulunduğumuz 2020 yılından itibaren, 30 Eylül günü, “Psikolojik Danışmanlar Günü” olarak kabul edilmesi yönünden teveccüh ve ortak akıl oluşmuştur.

Psikolojik danışmanlar; öğrencilerin kişisel, eğitsel ve kariyer gelişimlerine rehberlik etmek, psikolojik danışma hizmeti sunmak, okul yöneticilerine ve öğretmenlere rehberlik alanında danışmanlık hizmeti sunmak, ailelere, çocukların gelişimleri ve aile içi iletişim konularında seminerler düzenlemek gibi görevler üstlenmiştir. Psikolojik danışma kural ve etiğine uygun hareket ederek, bireyi koşulsuz kabul, değer verme, saygı duyma temeline dayanarak mesleki formasyon kapsamında çalışmalarını yürütür. Bireyin biricikliğine inanır, destek verildiğinde sorunlarının üstesinden geleceğine, kapasitesinin gelişmesine, bireyin hayattan beklentisinin öncelikle mutlu olması temelinde çalışmalarını yürütür.

Türk Eğitim sisteminde üç temel hizmet birimi var. Bunlar; yönetim hizmetleri, öğretim hizmetleri ve psikolojik danışma hizmetleridir. Yönetim hizmetleri, okul müdürü, müdür yardımcısı, atölye/bölüm şefleri tarafından yürütülür. Öğretim hizmetleri okul öncesi, sınıf ve branş öğretmenleri tarafından yürütülür. Rehberlik hizmetleri, psikolojik danışmanlar tarafından yürütülür.

Psikolojik danışmanlar; mesleki çalışmalarını fiziken oluşturulan rehberlik ve psikolojik danışma servisinde sürdürürler. Görüşmelerini, mesleki planlamalarını, mesleki çalışmalarını psikolojik danışmanlara tahsis edilen bağımsız odalarda yürütürler.

1970 yılından öncesine kadar, okullarımızda yönetim hizmetleri ve öğretim hizmetleri olarak iki hizmet türü vardı. Öğretim hizmetlerini öğretmenler ve yönetim hizmetlerini müdür ve müdür yardımcıları yürütmekteydi.

Okullarda, çocuklara ders öğreten öğretmen; insan ve madde kaynaklarını yöneten yöneticiler var iken;

Neden, okullara “psikolojik danışmanlar” atandı?

Neden, okullarda “psikolojik danışma ve rehberlik servisi” kuruldu?

Neden, okul toplumu tarafından “psikolojik danışmana” ihtiyaç duyuldu?

Bu soruların cevabını şöyle sıralayabiliriz!

- Öğrencilerin doğuştan getirdiği ve uygun çevresel koşullarda ortaya çıkması muhtemel ilgi ve yeteneklerin fark edilmesi ve doğru yönlendirilmesi,

- Öğrencilerin, bütün kapasitelerinin geliştirilmesi ve öğretim hizmetlerindeki belirtilen ortak amaca uygun bireylerin yetiştirilmesi,

- Öğrencilerin, okuldan, hayattan ve geleceğe yönelik artan beklentilerinin doğru karşılanması ve beklentilere karşı bireyin ihtiyaçlarının uyumlu hale getirilmesi,

- Okul yönetici ve öğretmenlerin rehberlik ve psikolojik danışma anlayışı konusunda gerekli bilgilendirme ve bilinçlendirme çalışmalarına duyulan ihtiyaç,

- Anne ve babaların çocuk gelişimi ve çocuklarla etkili iletişim kurulmasına yönelik bilinçlendirme çalışmalarına yönelik ihtiyaçtan,

- İçinde bulunduğumuz çağda ortaya çıkan gereksiz uyarıcıları, riskli durumları ve çocukların gelişimlerine olumsuz etki edebilecek durumlara karşı önleyici tedbirler almak ve bu konuda öğrencileri, okul toplumunu ve aileleri bilinçlendirme ihtiyacı,

Bu ihtiyaçların yerine getirilmesi ve gerekli çalışmaların yürütülmesi psikolojik danışmanlar tarafından yürütülmektedir. Tek yüreği ve kalbi ile birçok cephede sabır ve meşakkatle görevini sürdürmekte. Birçok alanda meziyet ve ustalık sergilemek durumunda. Birbirine benzeyen, benzemeyen birçok işin yürütücü olarak görülmekte. Kafası dört bir yana dağılmış, aklı karmaşık işleri bir araya getirmekle meşgul, duyguları kendisine ve mesleğine yetecek sağlamlığı koruma çabasında olan bir meslek insanıdır, psikolojik danışmanlar…

Psikolojik danışmanlar her gün yüzlerce uyarıcılarla ve olaylarla yüz yüzeler. Her gün olumsuz, iç karartıcı, yürek burkan, gönül sızlatan olaylarla karşı karşıyalar. Duyguları kabarmış, güvenini yitirmiş, korku ve endişe içinde olan danışanı normale dönüştüreceksiniz. Yönetici ve öğretmenlere, psikolojik danışma alanında danışmanlık hizmeti vereceksiniz. Zaman zaman anlayış farklılığından oluşan çatışmaların yarattığı travmalarla gün içinde baş edeceksiniz. Anne ve babaların okuldan beklentilerini uyumlu hale getirip, çocuklarıyla olan ilişki ve iletişimlerine bir saz ustası gibi akord edeceksiniz. Sonra, bir insan, bir anne, bir baba olarak psikolojik sağlamlığınızı koruyup geliştirerek, kendinize ve topluma yararlı bir birey olma çabanızı sürdüreceksiniz.

Psikolojik danışmanlar şu tür iletişim ve beklentilerden çok rahatsız olmaktalar;

- Biz şimdi derse gireceğiz, sen oturacaksın!

- Keşke psikolojik danışman olsaydım, oh ne rahat odanızda oturuyorsunuz!

- Psikolojik danışmanımızın bir şey yaptığı yok ki, odasından hiç çıkmaz!

- Odasına getirilen öğrencinin davranışının düzeltilmesi hemen istenir,

- Öğrencinin sınıf içi bir davranışı anlatılır, nasıl düzeltilmesi gerektiği sorulur, (adeta bir hap istenir)

- Psikolojik danışma meslek etiğine aykırı iş ve işlemler yapılması beklenir veya istenir,

- Çocukların davranışlarının, psikolojik danışmanın tek bir çalışmasıyla sihirli değneğin gücü gibi hemen düzeltilmesi istenir,

- Mesleki formasyonu ve yetkinliği dışında çalışma yapması istenir, bunun olamayacağını bilimsel bir dille anlatsa da “Eee o zaman siz ne işe yarıyorsunuz” sözüne muhatap olur,

- Tanık olduğu ve karşılaştığı olaylara yönelik istenmeyen durumları yasal ve hukuki bakımından zorunlu olarak yerine getirirken, toplumsal yapı ve özellikler bakımından derin travmalarla baş başa kalabileceği kaygısını taşır,

- Bilimsel temel üzerinde mesleki ilke ve etik doğrultusunda yürütülen psikolojik görüşme ve psikolojik danışma çalışması; avam, sıradan, basit bir iş gibi görülür. Psikolojik danışmanların, danışma ve görüşme çalışmaları, bir sohbet gibi algılanır.

- Psikolojik danışma hizmetleri, bir süreç gerektirir, farklı disiplinlerden destek gerektirir, araştırma gerektirir, zamana yayılması gerektirir, oysa hemen şimdi, acelesi var tarzında sorunların çözülmesi beklenir.

- Tanımsız, sahipsiz, ilişkilendirilmeyen ne kadar iş ve işlem varsa psikolojik danışmana verilir. Gereksiz iş yükü artırılarak manevra gücü zayıflatılır ve mesleki gelişimine engel ortaya çıkar.

- Psikolojik danışmanlar hep yalnızdır. Hayata bakışı, eğitime bakışı, insana bakışı örgüt içinde farklılık gösterir. Bu durum onun aykırı olduğu, uyumsuz ve katı olduğu anlaşılır.

- Mesleğinin büyük bir zamanını dinleyerek ve insanları anlamaya yönelik empati kurma çabası içinde olduğundan, zamanla bu durum psikolojik travmalara yol açabilmekte.

- Her gün olumsuz ve negatif duygularla karşı karşıya kalmaktalar. Psikolojik sağlamlıkları giderek azalmakta ve mesleki tükenmişlik sorunu ile baş başa kalabilmekteler. Bu durum zamanla yabancılaşmaya yol açabilmekte.

Psikolojik danışmanlar olarak;

- Okul toplumundan doğru anlaşılmayı bekliyoruz.

- Rehberlik servisinin, nezih bir şekilde öğrenciyi ve veliyi ağırlayacak uygun fiziki koşulların oluşturulmasını istiyoruz.

- Mesleğin ilke ve kurallarına uyulmasını bekliyoruz. Bu kurallara da herkesin uymasını bekliyoruz.

- Uzmanlığımıza, bilgi ve becerimize değer verilmesini istiyoruz. Bizi masa başında, iş yapan, emir ve talimat üzerine çalıştırılan, başkalarının emir ve mesajlarını yerine getiren bir meslek insanı gibi bilinmesini istemiyoruz.

- Meslek yaşamının şartlarına saygı duyulmasını bekliyoruz. (Mesela, odanda oturuyorsun, denilmesin)

- Asli ve temel işimize odaklanma fırsatı verilsin, bu şekilde kurumsal beklenti oluşsun. (Mesela derse girmiyor diye, okul dışı toplantı ve çalışmalara yönlendirilmesin)

- Eğitim sisteminde, yönetim ve öğretim hizmetlerinin yöntemleri birbirine çok benzer. Öğrenciye karşı disiplin gerektirir, otoriter ilişki gerektirir, değerlendirme gerektirir, kural koyabilir, engel koyabilir, yaptırım uygulayabilir. Rehberlik hizmetleri bunların hiçbirini yapamaz, yapmamalı, meslek etiğine ve ilkesine aykırıdır. Psikolojik danışmanlardan, öğretim ve yönetim hizmetlerinin yöntemleriyle hareket edilmesi beklenmesin.

- Psikolojik danışma hizmetleri alanındaki mevzuatlar hakikaten çok bilimsel temeller üzerinde düzenlenmiştir. Mevzuat çok açık ve net. Hele son çıkan yönetmelik ve etik kuralları içeren yönerge mükemmel hazırlanmış. Biz psikolojik danışmanlar yazılı hukuki kurallara uyulmasını istiyoruz. Mevzuatın dışında bizden görev ve çalışma beklenmesin. Bir sistemde yazılı kuralların dışında çıktığınız anda, adalet duygusu zedelenir, güven duygusu aşınır.

Psikolojik danışma hizmetlerinin geliştirilmesi, psikolojik danışmanların sorunları ve bunlara yönelik çözüm önerilerim;

1. Psikolojik danışmanlara yasa ile düzenlenmiş unvan verilmelidir.

Psikolojik danışmanlar, yasa ile belirlenmiş ve teminat altına alınmış bir unvan beklentisi içindeler. Biz kimiz, biz neyiz, ne yapmalıyız, neyi yapmamalıyız… Hala, psikolojik danışmanların bir meslek unvanları bile yok. Üniversitelerin dört yıllık bölümleri bitirenlerin yasa ile tanımlanmış unvanları var, ama psikolojik danışmanların yok. Mesela dört yıllık üniversiteyi bitirenler mühendis, mimar, avukat, psikolog, biyolog, eczacı, hemşire, veteriner hekim, fizikçi, kimyager, jeolog gibi unvanlara sahipler.

Meslektaşlarım, 14 Ağustos 2020 tarihli “Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetleri Yönetmeliği”nde psikolojik danışman kavramı geçiyor, unvan sorunumuz halledildi, diyebilirler. Mesleki ad ve unvanlar, yönetmelikle belirlenmez, yasa ile belirlenir. Mesleki adlar ve unvanlar 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 36. maddesinde tek tek belirtilmiştir. Yönetmelikte, psikolojik danışman unvanı geçmesi, ileride yasal olarak unvanın tanınması ve tescillenmesi bakımından önemli bir gelişmedir. Ancak, psikolojik danışman kavramı ilk kez 17 Nisan 2001 tarihli “Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetleri Yönetmeliği”nde vardı.

2. Psikolojik danışmanlar, yasada belirtilen unvan kadrosuna atanmalıdır.

Psikolojik danışmanlar, okullarda öğretmen kadrosundan çıkarılıp, psikolojik danışman kadrosu tahsis edilerek, bu kadroya atanmalıdır. Psikolojik danışmanlar, yaptığı iş, görev ve mesleki sorumlulukları gereği, bir öğretim faaliyeti içinde değiller. Psikolojik danışmanlar, öğretmen değiller; öğrenci ve veliler öğretmen anlayışı ve algısı içinde bir beklenti içindeler. Oysa, bir meslek sosyal çevreden algılandığı kadarıyla değer bulur, sosyal statüsü daha anlaşılır ve kabul edilebilir.

3. Üniversitelerde standartların altında kalan “Psikolojik Danışma ve Rehberlik” bölümleri kapatılmalıdır.

Üniversitelerde, asgari akademisyen şartlarını yerine getirilip, daha sonra bölüm bazında kendini geliştiremeyen “Psikolojik Danışma ve Rehberlik” bölümleri kapatılmalıdır. Ülkemizde psikolojik danışman fazlalığı var ve hala bölüm açılma çalışması var. Nicelik değil, nitelik önemli. Psikolojik danışmanların yetiştirilmesi yönünde bilimsel ve akılcı çalışmalara yer verilmelidir.

4. Okul yöneticilerine Psikolojik Danışma Hizmetleri alanında eğitim verilmelidir.

Tüm okul müdür ve müdür yardımcıları, “Psikolojik Danışma ve Rehberlik Hizmetleri Anlayışı Geliştirme” seminerine alınarak, bir eğitim sürecinden geçirilmelidir. 1998 – 2001 yılları arasında tüm öğretmenler, “Rehberlik Hizmetleri Anlayışı Geliştirme” seminerlerine alınmıştı. Bende bu seminerlerde eğitim görevlisi olarak görev aldım. Rehberlik hizmetlerinin anlaşılması ve rehber öğretmenlerin görev ve sorumluluklarının bilinmesi yönünde çok yararı olmuştu.

Okul yönetici, öğretmenlikten geldiği ve fiilen yönetim işlerini sürdürürken, yönetim ve öğretim hizmetlerinin yöntem ve araçlarının farkında. Rehberlik hizmetleri, bilimsel ilke ve anlayışı, öğretim ve yönetim hizmetlerinden çok farklıdır. Yöneticilerin rehberlik hizmetleri konusunda bilgilendirilmeye ve bilinçlendirilmeye ihtiyacı olduğu düşüncesindeyim. Anadolu Lisesi müdürlüğü yaptığım dönemde, okulun psikolojik danışmanlarıyla her hafta toplantı yapar, görüş ve önerilerini dinler ve notumu alırdım. Psikolojik danışman olmama rağmen, meslektaşlarımdan bir müşavir gibi yararlanma yoluna gitmişimdir. Onlara değer verir, mesleki formasyonundan istifade etmeyi çok önemsemişimdir.

5. Psikolojik danışmanlar yüksek lisans eğitimi almalıdır.

Eğitim sisteminde görev yapan mevcut psikolojik danışmanlar ve bundan sonra alınacak psikolojik danışmanlar yüksek lisans eğitimi almalıdırlar. Mesleğin bilimsel temelleri ve uzmanlaşma süreci yüksek lisans düzeyine çıkarılmalıdır. İnsan ile uğraşılan ve insanla sürdürülen meslek olduğundan, meslek insanında araştırma bilinci, bilimsel akıl kullanma, veri ve bilgiye dayalı yaklaşım geliştirebilme bakımından lisansüstü düzeyde eğitim alınması gerekmektedir.

6. Psikolojik danışmanların görev ve sorumlulukları daha anlaşılır ve sadeleştirilmelidir.

Çok fonksiyonlu sistemler zamanla daha çok dejenere olur ve bozulmaya yüz tutar. Okullarda psikolojik danışmanların görev ve sorumlulukları daha anlaşılır ve daha net olmalıdır. Psikolojik danışman her işten anlayan, her işe koşan ve her işi yapmaya çalışan bir meslek insanı olmamalıdır. Bu anlayış psikolojik danışmanları atalete sokar ve vizyonunu köreltir.

Bir psikolojik danışman; görüşme yapma, seminer verme, sınıf etkinliği yapma, proje katılımcısı olma, okul dışı toplantılara katılma, okulda araştırma yapma, planlar yapma, raporlar hazırlama, öğrenci kavgasına müdahale etme, yönetim işlerini yapma, boş derse girme, misafir karşılama, odasında okul eşyalarını koruma gibi bir çok işin sahibi ve yürütücüsü konumundadır.

Psikolojik danışmanın görevi sadeleştirilmelidir. Son çıkan yönetmelik ve etik yönerge çok mükemmel hazırlanmış bir yazılı mevzuattır. Uygulamalarda farklılıklara yol açabilmekte.

Bir insan her şey olamaz, psikolojik danışmanların da ruhu ve yüreği var. Hiç biri duygusuz değiller. Her ne iş varsa yaptırırsan giderek değersizleşiriz. Hiç kimse her işten anlayamaz. Daha az iş daha öz iş ve böylece daha üretken ve yarar sağlayan çalışmalar ortaya çıkar.

Bundan beş yıl kadar önce ünlü bir tarihçinin konferansına gittim. Tarih konusunda debi derya, uzmanlığına laf söylemeye dilim varmaz. Ama gel gör ki, bu tarih dehası, çok kötü bir konferansçıydı. Daldan dala atlıyor, dinleyicilerle iletişim kurmakta zorluk çekiyor, sesi inip çıkıyor, bilgileri dağınık veriyordu… Buradan şunu anlatmak istedim, psikolojik danışmana her işi yaptırırsanız, öylesine yapar ve mış gibi yapar, zamanla görev vereni memnun etmekten başka bir işe yaramaz.

Bu ülkenin yarınları bizim ellerimizde, aklımızda ve ruhumuzun derinliklerinde taşıdığımız insan sevgisiyle daha müreffeh ve gönenç içinde olacaktır.

Sevgili meslektaşlarım, 30 Eylül Psikolojik Danışmanlar Günü hepimize hayırlı olsun.

Psikolojik danışmanlar günümüz kutlu olsun.

Hepinizi sevgi ve saygı ile selamlıyorum.


PAYLAŞ

Yazara Ait Diğer Makaleler

22.02.2021 Dostoyevski’nin “Yeraltından Notlar” Romanı

11.02.2021 Dostoyevski’nin “Kumarbaz” Romanı

05.02.2021 Fizyoterapist Eda Aslan’dan İnsanlık Dersi

01.02.2021 Tolstoy’un “Savaş ve Barış” Romanı

27.01.2021 Dostoyeviski’nin “Suç ve Ceza” Romanı

20.01.2021 Recep İvedik filmleri üzerine

14.01.2021 Travma paylaşımlarının ne yararı var?

08.01.2021 2020 Yılının Kahramanı Doktorlarımız Hemşirelerimiz ve Sağlık Çalışanlarımızdır

01.01.2021 Mutluluk

30.12.2020 Korku

26.12.2020 Üzüntü

21.12.2020 Kaygı

12.12.2020 Hurdacıdan çalar saat aldım

07.12.2020 Psikolojik sağlamlık

25.09.2020 Neşet Ertaş’ı minnet ve saygıyla anıyoruz

20.09.2020 Çocukluğumuzdaki anılarımız yaşam kumbaramızdır

14.09.2020 İletişim Duygu Alışverişidir

08.09.2020 Taş’ın Hayatımızdaki Yeri

31.08.2020 Genç Kızlarımız Avrupa Şampiyonu

29.08.2020 Neden İyilik Ederiz..?

25.08.2020 Başkalarının Tesellisi Akılcı Olmalı

21.08.2020 İzmir’in Simgesi Hasanağa Bahçesi'ni Kirletmeyin

17.08.2020 Yüz Yüze Eğitimin Ertelenmesini Fırsata Dönüştürebiliriz

13.08.2020 Eğitim Fakültesi - 5

11.08.2020 Siyasal Bilgiler, İktisadi ve İdari Bilimler, İşletme ve İktisat Fakülteleri - 4

10.08.2020 Hukuk Fakültesi - 3

06.08.2020 Mühendislik ve Mimarlık Fakülteleri - 2

05.08.2020 Sağlık Alanında Eğitim Veren Bölümler - 1

30.07.2020 Meslek Seçimi Yaparken Nelere Dikkat Etmeliyiz?

23.07.2020 Liseleri Tanıyalım ve Hangi Liseyi Tercih Etmeliyim?

17.07.2020 Liselere Tercih İşlemleri Nasıl Yapılacak?

10.07.2020 Z Kuşağını Anlamak

04.07.2020 Y Kuşağı ile Nasıl İletişim Kurmalıyız?

01.07.2020 Kuşaklar

26.06.2020 Coronavirüs Sonrası Toplumsal Değişim

23.06.2020 Üniversite Adaylarına ve Anne-Babalara Öneriler

21.06.2020 LGS ve YKS'nin Haziran ayında yapılması doğrudur

19.06.2020 Ergüven: Önümüzdeki sezon Sultanlar Ligini hedefliyoruz


SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Şahimerdan ÖZDEMİR Şahimerdan ÖZDEMİR 30.09.2020

Atilla Hocam eline emeğine yüreğine sağlık iyiki varsınız

Nursel Uğur Coşkun Nursel Uğur Coşkun 30.09.2020

Kaleminize sağlık, hocam!

Atila İNCE Atila İNCE 01.10.2020

Şahimerdan Hocam, iyi ve güzel düşünceleriniz için çok teşekkür ederim. Sağ olun var olun.

Atila İNCE Atila İNCE 01.10.2020

Nursel hocam çok teşekkür ederim. Sağ olun var olun.

yükleniyor

Köşe Yazarları

Anket

Yeni İnternet Sitemizi Beğendiniz mi?