Yalnızlık!...
Herkesin korktuğu bir kabus.
İnsanın üzerine çöktüğü zaman,
bir türlü kalkmak bilmiyor.
Öyle bir sessizlik tufanı ki.
Hepimizi, zaman içerisinde, silip süpürüyor.
Ürkütmeden yaklaşıyor....
Farkına bile varamıyoruz.
Tanımadan arkadaş oluyoruz.
Tek gerçek olduğunu, en sonunda anlıyoruz.
Samimi, içi sevgi dolu, verici ve faydalı.
En yakın, vefalı, sakin ve sabırlı dost.
Yalnızlık dediğim şey.
Gene de korkuyoruz.
Korkuyoruz ama!...
Peki;
Bunun, "şans" neresinde öyleyse?
Bu kadar korkutucu, ürkütücü bir olguya,
nasıl olur da, "şans" gibi bir kelimeyi, uygun görebiliriz?
Hem de böylesine, uzak kalmak istediğimiz "yalnızlık" ifadesini.
Hani, hep söyleriz ya. "Yalnızlık Allah'a mahsustur" diye...
İyi de;
Madem öyle, eninde-sonunda, neden yalnızlık,
hepimizin kaderi olarak, karşımıza çıkıyor?
Çünkü, görmek istemediğimiz, sevmediğimiz,
istemediğimiz ve ürktüğümüz tek gerçek de, ondan.
Aslında, "yalnızlık", öylesine sevimli ve faydalı bir gerçek ki!..
Belki de, "Allah (CC)" bile, yalnız olduğu için,
kainatı yaratma gücünü kazandı ve kullandı!...
Çünkü;
"Yalnızlık" güçlü olmak demektir.
Çok doğru düşünebilmek demektir.
Konuları, olanları ve olayları, iyi analiz edebilmek demektir.
Varlığını, gerçek manada hissetmek, öğrenmek demektir.
Kendine yetebilmek, felsefe üretebilmek demektir.
Korkuları yenebilmek, hayatın gerçeğini anlayabilmek demektir.
Yaşamın, nedenini, nasılını, ne zamanını, nerede sini,
düşünmek, araştırmak ve bu soruların cevaplarını,
bulmaya çalışmak demektir.
Canlı varlıkların, kendi değerlerini, başka canlılara yük olmadan,
yükseltmeleri demektir.
Üretmek, çalışmak, faydalı olmak ve doğru yolu bulmak demektir.
Başkalarıyla uğraşmak değil, çevresindeki olumsuzlukları görüp,
kendi kalitesini arttırmak için, çaba göstermek demektir.
O nedenledir ki;
Dünyanın tarihsel verilerinde, literatürleri incelediğimizde,
geçmişte yaşamış ve büyük başarılara ulaşmış,
dehalar, bilim adamları, filozoflar, bestekarlar, ressamlar,
roman yazarları, ünlü devlet adamları ve yaratıcı özellikteki,
tüm insanlar, en yararlı çalışmalarını, "yalnız" ken yapmışlardır.
İşte, onun için, "yalnızlık" aslında, "şans" olarak değerlendirilmelidir.
Abuk-subuk konularla uğraşmak yerine, düşünme imkanı vermektedir.
Değerlendirmelerde, doğru isabet ihtimali artmaktadır.
Kendimizi sorgulamak ve tanımak konusunda, zaman kazanmamıza,
zemin hazırlamaktadır.
Sakinlik, huzur, sessizlik, gerginlikten uzak ve özgür bir yaşam,
yalnız insanların, en büyük "şans" ı anlamına gelmektedir.
Hata yapma ihtimali, en az' a indirilebilmektedir.
Kendimizi dinlememize, fırsat vermektedir.
Veeeee!....
Esas "ebedi yalnızlık" dönemine hazırlanmayı ve gerçeğini,
hatırımızdan ve hafızamızdan çıkarmamak için,
emsalsiz bir fırsattır...
"Yalnızlıktaki şans",
bu nedenlerle, çok önemli ve değerlidir...
"NE MUTLU, YALNIZ YAŞAMAYI KABUL EDEBİLENLERE!..."
"NE MUTLU, YALNIZ YAŞAMAYI, BAŞARABİLENLERE!..."
"NE MUTLU, YALNIZ YAŞAMIN, BİR "ŞANS" OLDUĞUNU,
İDRAK EDEBİLENLERE!..."
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!