Ülkemiz;
Neden böylesine sinir bozucu,
geleceğimizi olumsuz etkileyici,
belirsizlik ve kara tablo çizen noktalara geldi?
Neden, bir türlü, toplumsal barış oluşamıyor?
Neden, krizlerden krizlere sürükleniyor?
Neden, siyasi ve ekonomik istikrara kavuşamıyor?
Cumhuriyet rejimimizin, mükemmel özelliklerine rağmen,
din ile siyasetin birbirine karışmasına, neden engel olamadık?
Hukuk sistemimizin, böylesine hassas soruna çözüm üretmesini,
neden sağlayamadık?
Türkiye'de;
On binlerce akademisyen, diplomat, tecrübeli ve çalışkan,
iş adamı, yüksek bürokrat, hukukçular, aydın ve eğitimli bireyler var iken,
neden, sorunların altından kalkamıyoruz?
Neden, siyasetçilerin oyuncağı haline geldik?
Her türlü hukuksuzlukların, yolsuzlukların, mağduriyetlerin,
neden, önüne geçemiyoruz?
Farklı düşüncelerin, tercihlerin, değerlendirmelerin sonunu,
neden, kavgaya dönüştürüyoruz?
Hepimiz;
Bu soruları, kendimize, eksiksiz sormalıyız.
Eğer, bunu yapabilirsek, cevapların,
sorulan konuların içerisinde var olduğunu,
kolaylıkla görebileceğiz.
Çünkü; şikayet ettiğimiz hususların, tamamının yaratıcısı,
kendimiziz. Yani, bizi böylesine ezen, yoran, yutan ve mağdur eden,
olayların, tohumlarını biz ektik. Filizlenmesi ve büyümesi için,
suyunu biz verdik. Problemleri, biz çözümsüz noktalara taşıdık.
Bu durumlar karşısında, kendimizi, sütten çıkmış ak kaşık gibi göremeyiz.
Yaşadığımız mağduriyetlerin oluşumunda, her birimizin,
küçük ya da büyük payımız var. Kusuru, suçu ve tüm hataları,
hep karşımızda aramak yerine, önce, kendimizi sorgulamalıyız.
Ancak, bu çerçevede;
Yapacağımız öz eleştiri ve analizler sonucu,
üzücü sorunların üstesinden gelmemiz, olasıdır.
Birlik, beraberlik huzur, barış ve ekonomik istikrarın varlığı
bu temele dayanmalıdır...Bundan eminim...
Bir önceki yazımda, seçmenlerin bilinçli, yönlendirilen değil,
yönlendiren konumda olduğunu, belirtmiştim.
Bu düşüncemi muhafaza ediyorum.
Buna rağmen;
Çelişki gibi görünebilecek bu yazımda vurguladığım,
sorumluluğumuzu, belirtmek zaruretini de,
samimiyetle hissediyorum ve paylaşıyorum...
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!