ANA SAYFA > SAĞLIK > Metabolik Cerrahi Sempozyumu, İzmir'de ilk kez düzenlendi

Metabolik Cerrahi Sempozyumu, İzmir'de ilk kez düzenlendi

A+ A- Sesli Dinle
PAYLAŞ
Metabolik Cerrahi Sempozyumu, İzmir'de ilk kez düzenlendi

Özel Tınaztepe Hastanesi, İzmir'de ilk kez düzenlenen Metabolik Cerrahi Sempozyumu'na ev sahipliği yaptı.

Tip 2 diyabetin tedavisinde metabolik cerrahinin bilinirliliğinin artırılmasının amaçlandığı sempozyumda canlı ameliyat eşliğinde ortak çalışma platformu oluşturularak hastalara en uygun tedavi yöntemleri hakkında konuşuldu. Sempozyuma İzmir'de görevli doktor ve hastalar yoğun ilgi gösterdi.

Türkiye Metabolik Cerrahi Vakfı Başkanı ve Genel Cerrahi uzmanı Doç. Dr. Alper Çelik'in katılımıyla gerçekleşen Metabolik Cerrahi Sempozyumu, 30 Nisan Cumartesi günü Özel Tınaztepe Hastanesi'nde yapıldı. Sempozyuma Özel Tınaztepe Hastanesi Genel Cerrahi uzmanları Doç. Dr. A. Serhat Gür, Op. Dr. Mehmet Deniz, Endokrinoloji uzmanı Dr. Ogün Hatiboğlu'nun yanı sıra İzmir'deki kamu ve özel hastanelerden de hekimeler katıldı. Metabolik Cerrahi Sempozyumu kapsamında metabolik sendrom yani tip 2 diyabet, obezite, hiperlipidemi ve hipertansiyon tanılı hastanın operasyonu Doç. Dr. Alper Çelik katılımı ile gerçekleştirildi ve katılımcılar tarafından canlı izlendi.

Doç. Dr. Alper Çelik’in başkanı olduğu Metabolik Cerrahi Vakfı bünyesinde yer alan Metabolik Cerrahi Okulu ve Metabolik Cerrahi Çalışma Grubu ile Op. Dr. Mehmet Deniz’in birlikte yürüttüğü çalışmanın sonucunda oluşan ve İzmir için ilk olan sempozyumda kontrolsüz tip 2 diyabetin tedavisinde metabolik cerrahinin bilinirliliğinin artırılması ve hekimlerin bir araya gelmesi ile ortak çalışma platformu oluşturularak hastalara en uygun tedavi yönteminin sunulması sağlandı.

ÇELİK: ÜLKE GENELİNE YAYILACAK

Sempozyumla ilgili açıklamalarda bulunan Metabolik Cerrahi Vakfı Başkanı Doç. Dr. Alper Çelik, "Metabolik cerrahi ile ilgili yaptığımız her şey okyanusta sadece bir su damlası kadar. Türkiye'deki 8 milyona yakın diyabet hastasından sadece bin 200 kadarını ameliyat edebildik. Ameliyat sayısının artması için liyakati uygun olan meslektaşlarımıza ameliyatlar hakkında eğitimler veriyoruz. Fakat bir cerrahın metabolik cerrahi kapsamında gerçekleşen tüm ameliyatları uygulaması 5 yıllık bir zaman dilimini kapsıyor. Yine de bir yerden başlamamız lazım. O yüzden ameliyatların yaygınlaşması için Metabolik Cerrahi Okulu'nda eğitimler vermeye başladık. Ayrıca Metabolik Cerrahi Çalışma Grubu, bu konuya yönelmek isteyen tüm cerrahlar bilgi alışverişinde bulunabilecekler. İlk beş yıl için her bölgenin en büyük şehirlerinde bu ameliyatları gerçekleştirebilen en az bir uzmanın olmasını planlıyoruz" dedi.

ARTIK İZMİR’DE DE YAPILIYOR

Metabolik cerrahiyi kısaca şeker hastalığının ameliyat ile tedavi edilmesi olarak tanımlayan Op. Dr. Deniz, bunun yanında etkili ve kalıcı kilo kontrolü sağladığını, kilo problemi olmayan şeker hastalarına da uygulanabildiğini ve başarı oranının yüzde 90'ın üzerinde olduğunu söyledi. Op. Dr. Deniz, şimdiye kadar tüm dünyada 10 bine yakın hastaya başarıyla metabolik cerrahi uygulandığının altını çizerek, kan şekeri kontrolü standart tedavilerle sağlanamayan tip 2 diyabet hastalarının, insülin direnci gelişmiş obezite hastalarının ve kilo problemi olmayan fakat kontrolsüz tip 2 diyabet hastalarının metabolik cerrahiye aday olabileceklerini kaydetti. Op. Dr. Deniz, tip 2 diyabetin tedavisinde metabolik cerrahinin bilinirliliğinin her geçen gün arttığını ve bu ameliyatın artık İzmir’de de yapılmaya başlandığını belirtti.

OBEZİTE CERRAHİSİNDEN FARKLI

Kilo fazlalığı, kan şekeri yüksekliği, kan yağları yüksekliği ve yüksek tansiyon ile seyreden bir hastalık grubu olan metabolik sendrom rahatsızlığının günümüzde giderek arttığını ifade eden Özel Tınaztepe Hastanesi Genel Cerrahi uzmanı Op. Dr. Mehmet Deniz, sempozyumda obezite cerrahisi ile metabolik cerrahi arasındaki farklılıkların vurgulandığını belirterek şunları söyledi:

“Obezite cerrahisinin temel mantığı kısıtlama ya da emilim bozukluğu üzerinedir. Yani mide hacmi küçültülerek gıda alımı kısıtlanmaya çalışılır ya da ince bağırsakların büyük bir kısmı gıda girişine kapatılarak yani bypass edilerek emilim bozukluğu oluşturulur. Bu sayede kilo kaybı sağlanmaya çalışılır. Oysaki metabolik cerrahi, emilim bozukluğu yapmaz midenin küçük bir bölümü çıkartılır, bu da hormonal etki sağlanması içindir. Ameliyat sonrası dönemde vitamin, mineral kaybı görülmediğinden, takviyesi gerekmez.” 

PAYLAŞ
Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0
Önceki Haber İzmir Üniversitesi Küçük Erkek Voleybol Takımı İzmir Şampiyonu
Sonraki Haber Sinematek'te ''İtalyan Rüzgarı'' esecek

SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


yükleniyor

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Köşe Yazarları

Anket

Yeni İnternet Sitemizi Beğendiniz mi?