Pankartlı-reklamlı “kentsel dönüşüm” savaşı

Bostanlı 1819 sokakta bulunan Arzu Apartmanı’nda, kentsel dönüşümle ilgili en ilginç süreçlerden birisi yaşanıyor. A ve B blok olmak üzere iki bloktan oluşan Arzu Apartmanı’nda 2014 yılında A Blokta yaşayan 13 apartman sakininin katıldığı bir toplantıda apartmanın kentsel dönüşüme alınması için gerekli sağlamlık testlerinin yapılmasına karar verildi. Daha sonra yine yalnızca A Blok’ta oturan kat maliklerinin katılımıyla 11 Ocak 2015’te binadan gerekli örneklerin alınması üzerine bir toplantı yapıldı ve bir inşaat şirketiyle anlaşılarak örnekler toplanıldı.

Binada kentsel dönüşüm krizi ise tam bu noktada başladı. B blokta yaşayan 9 kat maliki, belirtilen toplantıların kendilerinden habersiz yapıldığını belirterek binadan örnekler alınmasına karşı çıktılar. Buna rağmen binadan örnekler alınarak teste gönderildi ve 22 Ocak 2015 tarihinde yapılan ve 22 ayrı bölümden oluşan binada, 7 kat malikinin katıldığı bir başka toplantıda binanın kentsel dönüşümü için teklif veren 5 firmadan gelen teklifler incelenerek Biva Mimarlık’la anlaşılması kararı alındı.

“1 milyon 100 binlik rant var”                                                                                   

Kabul edilen teklif çerçevesinde her dairenin adı geçen firmaya kentsel dönüşüm için 50 bin lira ödemesi gerektiğini belirten B Blok sakinlerinden Müesser Barut “Bu kararın alındığı toplantıya katılan 7 kişiden 1’i karar defterini imzalamıyor. 2 kişi ise kat maliki değil, kat maliklerinin yakını ve vekalet belirtmiyor. Aslında yalnızca 4 kişi, 22 bölümlük apartman için bir anlaşma yapmış oluyor. Ve çok ilginçtir, bu toplantı binamızın depreme dayanıksız olduğunu belirten rapor çıkmadan 8 ay önce yapılıyor. Yani 8 ay önceden bu bina çürük ilan edilerek bir firmayla anlaşma sağlanıyor. Burada birilerinin çıkarı olduğu çok açık. Kentsel dönüşüm kapsamında binamız yenilenirse şu an 4 katlı olan binamız, 5 katlı hale gelecek. Araştırdığımızda çevre binalarda kentsel dönüşümün yalnızca bu ekstra katın yüklenici firmaya verilmesi suretiyle, kat maliklerine hiçbir ekstra ücret ödetilmeden yapılabildiğini öğrendik. Fark olsa bile, daire başı 20-25 bin lira farkla bu işi yapacak bir çok firma var. Burada her kat malikinden 50 bin lira alınması, 1 milyon 100 bin liralık bir rant oluşması demek. Biz bu ranta karşı çıkıyoruz. Biz bu duruma karşı davalarımızı açtık. Mahkemenin atadığı bilirkişiler kentsel dönüşüm kararı alınan toplantıya tüm kat maliklerinin çağırılmadığını tespit ederek bu toplantıyı ve toplantıda alınan kararları da geçersiz saydı” diyerek, binalarının ranta kurban edilmek istendiğini öne sürdü.

Firmanın reklamları asılınca…

Binadaki problemi ilginç kılan olay ise, teklifi 5 daire tarafından kabul edilen inşaat firması Biva’nın reklamlarının, teklifi kabul eden dairelerin cephelerine asılmasıyla başladı. Firmayı arayarak reklamların kaldırılmasını isteyen diğer dairelerin sahipleri, firmadan “reklamları biz asmadık, malikler kendileri asmış” yanıtı aldı. Bina cephelerine asılan reklamların binanın tamamı için bir anlaşmaya varıldığı algısını yarattığını söyleyen B Blok sakinlerinden İlknur Utkan, “Bizi ‘hayırlı olsun evi Biva’ya vermişsiniz’ diye arayan birçok yakınımız oldu. Herkeste böyle bir algı oluşuyor. Bu durum diğer firmalardan teklif almamızın da önüne geçiyor” diyerek reklamların indirilmesi gerektiğini belirtti. Binanın cephesine asılan reklamların kanunlara da aykırı olduğunu belirten B Blok sakinleri, belediyeye yaptıkları müraacatın da sıraya koyulduğunu ve bir aya yakın beklemeleri gerekeceğini öğrenince çareyi apartman cephesine “Hiçbir inşaat şirketi ile yasal sözleşme yapılmamıştır. Lütfen yanıltıcı reklamlara aldanmayınız. Arzu Apt. Kat Malikleri çoğunluğu” yazılı pankartlar asmakta buldu.

“Bizimle alakası yok”

Konuyla ilgili ulaşarak görüşlerine başvurduğumuz Biva Mimarlık firması ortaklarından Birim Yılmaz ise, reklamları firmalarının asmadığını belirterek, “Burada firmamızın yaptığı yasa dışı bir işlem yok. Biz apartmandaki 5 kat malikeyle yalnızca onların dairelerini kapsayan anlaşmalar yaptık. Bu da anayasal bir haktır. İsteyen, istediği kişiyle sözleşme yapabilir. Diğer kat maliklerine anlaşma için çağrılarda bulunup, ortadaki sorunu çözmeye çalıştık ama kimseyi hiçbir şeye zorlamıyoruz. Başka bir firma ile anlaşılması durumunda çekilmeye de hazırız. Reklamları da apartmanda kentsel dönüşüm için girişimleri başlatan Hikmet Bey kendi dairesine asmak istemiş ve asmış. Onun kendi özel mülküne ne astığı yalnızca onu ilgilendirir” diyerek, firmalarının bu konuda bir sorumluluğu olmadığını belirtti. Firma yetkilisi Birim Yılmaz’ın anlattıklarını doğrulayan Hikmet Aran ise, “Biz sürecin en başından itibaren yasa dışı hiçbir şey yapmadık. Hepsinin belgeleri elimde mevcuttur. Toplantı çağrılarını da taahhütlü posta ile yaptık, kendileri katılım göstermediler. Reklamları da ben kendi isteğimle, yalnızca kendi bağımsız bölümüme astım. Öncesinde avukatımla da görüştüm ve buna yasal olarak hakkım olduğunu öğrendim. Bu reklamlar anlaşması olmayan kişilerin bağımsız bölümlerinin sınırlarına taşmıyor. Mimarlık firması ile anlaşma yapılan toplantıya da 7 kişi katılmış olsa da, yine A Blok’tan 6 kişinin bende vekaleti vardır. Bu sebeple bu karar 13 kişiyle alınmıştır. 5 farklı firmadan teklif alınmış, istenilen şartlara en uygun teklifi Biva Mimarlık verdiği için onlarla anlaşmaya varılmıştır. Kesinlikle kanunlara aykırı tek bir adım dahi atılmamıştır” diyerek, sürecin doğru işlediğini öne sürdü. Taraftarlar arasındaki anlaşmazlığı, mahkemenin çözmesi bekleniyor.

Salahattin Oytun İdel / Karşıyaka Haber-ÖZEL