Oğlunun fotoğraflarıyla otizme dikkat çekecek

Nisan ayı aslında tüm dünyada Otizm Farkındalık Ayı, 2 Nisan ise Otizm Farkındalık  Günü olarak  anılıyor.  Bu kapsamda İzmir’e gelecek olan "Baba Beni Anlat" adlı sergi 5 Mayıs tarihine kadar açık kalacak. Oğlunun fotoğraflarını çeken ve ilk sergisini İstanbul Kadıköy Bi’Galeri’nin katkılarıyla açan Murat Kaynatır, aynı zamanda İstanbul Ataşehir Otizm Derneği Başkanı. “Ben bir sanatçı değilim, babayım” diyen Kaynatır, "Oğlum Baran ve otistik diğer çocuklar için bir şeyler yapmak istiyordum. Oğlumun göstermek ve söylemek istediklerini onun gözünden bakarak anlatmaya çalıştım. Duygu ve düşüncelerini, herkesle paylaşmasını istedim" dedi. Dernek olarak paneller ve konserler de düzenlediklerini söyleyen Kaynatır, "Baran da yaptıklarımdan mutlu oluyor. Baran'la iyi vakit geçiriyoruz. Ancak bazen kamera, fotoğraf makinesi ve yaptığımız çekimleri algılamakta zorlanıyor" diye konuştu.

Nisan ayı süresince  dünyada ve ülkemizde otizm konusunda farkındalık yaratmakla ilgili pek çok etkinlik düzenleniyor. 23 Nisan tarihinde Efesart Sanat Merkezi'nde saat 18.30'da gerçekleşecek söyleşi için de konuşan Kaynatır, "Baba Beni Anlat sergisini farklı şehirlere, ülkelere taşımak istiyorum. Bu sergiyle birlikte yapacağım söyleşilerle, otizm hakkında daha fazla insanı bilgilendirme amacındayım. Otizmli ailelere ve otizmli çocuklarımıza daha fazla dokunmak, onlara yardım etmek, onlarla beraber bir şeyler üretmek istiyorum. Çünkü özel eğitim, spor ve sanatın bazı dalları ve ailelere sağlanacak devlet desteğiyle bu çocuklar topluma kazandırılabilir. Benim için otizm, insanın kendini algılama ve tanıma yolunda bir iç yolculuk. Bu yolcuğu da insanlarla paylaşmalıyım diye düşünüyorum." dedi.

Dream Factory Reklam & Etkinlik Ajansı ve Kadıköy Bi’Galeri ortak çalışmasıyla İzmir’e gelen sergi, 18 Nisan-5 Mayıs tarihleri arasında otizm hakkında bilgilenmek ve farkındalık çalışmalarına destek olmak isteyen herkes tarafından ziyaret edilebilir.

Çünkü; Her 68 çocuktan birinin otizm tanısıyla doğuyor olduğu bilgisinden hareketle, otizm, her an bizim yaşamımızın da bir gerçeği olabilir. Bu anlamda otizmli bireylere ve ailelerine sağlayabileceğimiz her türlü destek ‘insan’ olmanın gereğidir.

OTİZM

Kalıtımsal ve çevresel faktörlere bağlı olarak ortaya çıkan ve sosyal-iletişim becerilerinin oluşmasını engelleyen otizm, dünyada en hızlı yaygınlaşan gelişim bozukluklarından biri.

Otizmin görülme sıklığı günümüzde çok büyük bir hızla artmakta. 1985 yılında her 2500 çocuktan birine konan otizm tanısı, 2001 yılında 250, 2013 yılında ise 88 çocuktan birine denk gelirken, günümüzde doğan her 68 çocuktan biri otizmli olarak dünyaya geliyor.  Otizmin erkek çocuklardaki yaygınlığı ise kızlardan 4 kat fazladır.

Otizm başta bireyin iletişimi bilmemesi sebebiyle başlayan, değişik takıntılarla devam eden, öğrenme, konuşma, göz teması kurma gibi sıkıntıları içeren bir farklılık. Geniş  bir yelpaze içeren otizm aslında bir yaşam şekli.

Dış görünüşleriyle diğer çocuklardan farklı olmayan ancak  çevreyi ve dünyayı algılamakta zorluk çeken otizmli çocuklarda, erken teşhis ve tedavinin önemi çok büyük. Erken teşhis ve yoğun eğitimle topluma kazandırılabilecek olan otizmli bireyler ve o bireylerin aileleri için devlet desteği ise şart.  Bu çocukların devlet destekli alacakları özel eğitimlerle sosyal yönlerinin geliştiği, iletişim becerilerinin arttığı ve  takıntılı davranışlarının azaldığı bilinen bir gerçek.