Hükümetin terörle mücadelede yaptığı hataları, bu yasa tasarısıyla telafi etmeye çalıştığını belirten Bakan, güvenlik-demokrasi dengesinin sağlanması gerektiğini ve sivillerin hak ve özgürlüklerinin korunması konusundaki hassasiyete değindi. Bakan, sorumluluğun ise tamamen hükümete ait olduğunu söyledi.
"MEHMETÇİĞİN HAMASİ NUTUKLARLA ÖVGÜYE İHTİYACI YOK"
TSK’da çalışan 606 binin üzerindeki personelin sorunlarının çözülmesinin ve özlük haklarının verilmesinin, 6 bin dolayındaki albay ve generalin hakları kadar önemli olduğunun altını çizen Bakan, “Bu kanuna dâhil edilmesi gereken en önemli konu; her geçen gün şehit verdiğimiz, şehit olduklarında arkalarından gözyaşı döktüğümüz, bir üniforması da kefen olan, bir emirle ölüme giden, anası babası sıvasız evlerde oturan yoksul halk çocuklarının, astsubaylarımızın, uzman jandarmalarımızın, uzman erbaşlarımızın, askerî sivil memurların ve diğer askerî personelin özlük hakları için verdikleri adalet mücadelesini görmek ve bu konuda uğradıkları haksızlıkları da ortadan kaldırmak olmalıydı. Her ortamda söylediğim gibi, kefeni üniforması olan yoksul halk çocukları şehit olup bu kadim toprağa düştüklerinde, naaşları ana baba ocağına getirildiğinde, sıvasız, boyasız evlerde yaşayan ailelerini gördüğümüzde, hamasi nutukları atarken bir daha bir daha düşünmeliyiz. Mehmetçiğin hamasi nutuklarla övgüye ihtiyacı yok. Yaptıkları asil görev onların övgüsüdür zaten. Özlük haklarının iyileştirilmesine, yaşam koşullarının yükseltilmesine, ailesine, çocuklarının geleceğine sunulacak katkılara ihtiyacı var” diye konuştu.
"DÜZENLEMEYİ ANLAYIŞLA KARŞILADIK, SORUMLULUK HÜKÜMETE AİT"
Avrupa Birliği ülkelerindeki güvenlik önlemlerini örnek vererek Bakan, güvenlik-demokrasi dengesinin önemine dikkat çekerek, “Biz teröre karşı yaşama hakkının korunması ve kollanması için bu yasal düzenlemeyi anlayışla karşıladık ve oy verdik. Verilen yetkilerin hukuk devletini, sivillerin hak ve özgürlüklerini ihlal etmeden kullanılması çok önemlidir. Aksi takdirde, toplumda zaten var olan kutuplaşmayı, öfkeyi daha da artırırsınız. Bu dengeyi kurmak konusundaki sorumluluk tamamıyla hükûmete aittir” dedi.
"TERÖRLE MÜCADELEDEKİ HATALARI TELAFİ ETME YASASI"
Hükümetin terörle mücadelede yaptığı hataları bu yasa tasarısıyla telafi etmeye çalıştığını belirterek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çözüm süreciyle ilgili açıklamalarını meclis kürsüsünden hatırlatan Bakan, “Sözde çözüm süreci devam ederken, terör örgütünün silahlı unsurları elini kolunu sallayarak bölgede cirit atarken, güvenlik kuvvetleri kışlasına kapatılmış ve teröristlere müdahale etmeleri kendi ifadesiyle, Cumhurbaşkanının talimatıyla, valiler aracılığıyla engellenmiştir. Aynı dönemde CHP olarak sürecin yürütüleceği yegâne zeminin parlamento çatısı olduğunu ve bunun dışında bir zemin yaratmanın doğru olmadığını, elinde silah olan ve bunu kullanmaktan çekinmeyen bir örgütü muhatap kabul etmenin doğru olmadığını mükerrer defalar bu kürsüden dile getirmiştik. Tüm söylediklerimizin tersi oldu. Sadece son bir yılda, terörle mücadelede 500'ün üzerinde güvenlik görevlimiz şehit oldu, yüzlerce sivil yurttaşımız hayatını kaybetti. Şimdi, bu yasa tasarısıyla Hükûmet terörle mücadelede yaptığı stratejik hatayı taktik düzenlemeleriyle telafi etmeye çalışmaktadır” ifadelerini kullandı.
"BU KÜRSÜDEN İKTİDARI UYARIYORUZ"
“Bu kürsüden iktidarı uyarıyoruz” diye seslenen Bakan, şu şekilde konuştu: “Terörle mücadele için atılacak tüm adımları desteklerken bu mücadele sırasında güvenlik ve özgürlük dengesinin iyi gözetilmesinin önemini, hukuk kurallarına riayet, sivillerin hak ve özgürlüklerinin korunması ve Türkiye'nin terörle mücadele ederken yüksek standartlarda bir demokrasinin gereklerini yerine getirmesi gerekliliğini tekrar tekrar hatırlatıyoruz. Bu hassasiyet, terörle mücadele eden Türk Silahlı Kuvvetlerinin ülkemizdeki ve dünyadaki itibarı açısından da çok önemlidir.”
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!