Meme kanseri belirti vermeden, ele gelmeyecek kadar küçükken tarama kontrolleri ile yakalanabileceğini ifade eden Prof. Dr. Haydaroğlu, “Bunun için 40 yaşından sonra 2 yılda bir, 50 yaşından sonra her yıl mamografi çektirilmesi gerekmektedir. Mamografi taraması ile kanserin memede saklanacağı bir yer yoktur. Ayrıca kadınlar bedenleri ile ilgili olmalı, meme yapılarını tanımalıdırlar. Her ay memelerini kendi kendini muayene (KKM) yöntemi ile kontrol etmeli bir değişiklik bulurlarsa doktora başvurmalıdırlar” diye konuştu.
Prof. Dr. Haydaroğlu, “Kadınlarda meme kanseri gibi rahim ve rahim ağzı kanserleri de muntazam jinekolojik kontrollerle erkenden yakalanabilen, çok iyi sonuçlar alınan kanserlerdir. Rahim kanserleri sıklıkla menopoz sonrası dönemde görülür ve ilk belirtisi vajinal kanamadır. Menopoz dönemindeki tüm yüksek riskli kadınlardan rahim ve rahim ağzı doku örneği alınması önerilmektedir” dedi.
Erken yaşta cinsel yaşama başlama, çok sayıda partner, erken yaşta gebelik, düşük sosyoekonomik seviye, cinsel yolla bulaşan hastalıklar rahim ağzı kanseri olasılığını artırdığını vurgulayan Prof. Dr. Haydaroğlu, “Kadınların her yıl jinekolojik muayenelerini yaptırmalarını ve vajinal sürüntü alınması rahim ağzı kanserlerinin çok erken yakalanmasını sağlar. Erken evrelerde 5 yıllık sağ kalım yüzde 80 iken ileri evrelerde diğer organlara yayılmış hastalıkta yüzde 10’lara düşmektedir. Rahim ağzı kanserlerinin belirtileri; ağrılı cinsel birleşme, cinsel birleşme sonrasında veya sırasında kanama, vajinal kanama ve akıntıdır” diye konuştu.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!