Levent Üzümcü Karşıyaka’da geçen çocukluğu ve İstibdat kumpanyası hakkındaki soruları Karşıyakalı okuyucular için içtenlikle yanıtladı.
-Çocukluğunuzun Karşıyaka’da geçtiğini biliyorum. Tekrar burada olmak size nasıl hissettiriyor? Bize Karşıyaka’yla ilgili bir anınızdan bahsedebilir misiniz?
Çok güzel bir şey, çok mutluyum. İnsanın çocukluk yılları çok önemli. Burada yaşamış olmanın ne kadar büyük bir şans olduğunu ben yıllar sonra anladım. İnsanın böyle bir yerde yetişmiş olması çok büyük bir şans. Küçükken her yer yaşadığınız şehre benziyormuş gibi düşünüyorsunuz. Ama ne kadar şanslıyız ki burada doğmuşuz. Bu ülkenin içinde burada yaşamışız, burada büyümüşüz. Büyük bir şansmış bu bunu zaman geçtikçe daha çok anladım. Karşıyaka’yla ilgili belki spesifik bir anımdan bahsedemem ama hala oturduğumda ilkokul arkadaşlarımı, onlarla birlikte Karşıyaka’nın zaferleriyle eğlenirken geçirdiğim zamanları hep iyi hatırlıyorum. Ben stadın orada oturuyordum, Çamlıkta. Burada olmak, bir yerli ve bir yere ait olmak hoşuma gidiyor.
-Kendinizi Karşıyaka’ya ait hissediyorsunuz yani?
Kesinlikle. Kim sorsa söylerim ben. Belki 35 buçuk muhabbetine girmem ama sorarlarsa İzmirliyim, Karşıyakalıyım derim.
-İstibdat Kumpanyası bir dönem oyunu ama Türkiye şartlarına bakınca hiç de geçmeyen bir dönemin oyunu gibi. Bu konuda ne demek istersiniz?
Yazık. O dönemlerdeki sıkıntıların bir gıdım üstüne çıkmamış olmak bizim utancımız. Yani 1800’lü yıllarda yaşanan sıkıntıları hala yaşıyor olmak... Niye aklımız var? Neden fikrimiz var? Neden yaşıyoruz? Sürekli patinaj çekerek ne yapmayı düşünüyoruz ki?
-Peki sizce bu dönem ne zaman bitecek?
İnan bana bilmiyorum. Ama bunu biterecek olan da yine halk. Bu ne kadar halkın seçkisiyse, bitmesi de o kadar halkın seçkisi olur.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!