HİASD uyardı: ''Poyraza dikkat!''

"Ben yüzmeyi çok iyi biliyorum, bana birşey olmaz" demek suda faciaya davet çıkarır diyen Rodoplu, “Mutlaka kendi güvenliğimizi kendimiz almalıyız” diye konuştu. “Güneşin en tepede olduğu saatlerde başta çocuklar ve yaşlılar olmak üzere kalp ve damar hastalığı olanlar, gebeler, kanser tedavisi görenler asla denize girmemeli” diyen Rodoplu, tıka basa yemek yedikten sonra, 'denize gideyim hareket edeyim, eritirim’ anlayışının da boğulmalara davet çıkardığını vurguladı. “Alkol alındıktan sonra da asla suya girilmemeli” diyen Rodoplu, “Poyraz esen ve denizin dalgalı olduğu havalarda suya girmek de çok tehlikeli” diye konuştu.

"ACİL MÜDAHALE SUDA BAŞLAMALI..."

“Suda boğulan vatandaşlara yapılan ilkyardım çok önemli” diyen Rodoplu, "Eğer suda boğulan bir yurttaşı kurtarmaya giden kişinin yapacağı müdahaleyle ilgili bilgisi yoksa, onun da boğulma tehlikesi var" diye konuştu. “İlkyardım mutlaka ama mutlaka suda başlamalı” diyen Rodoplu, "Unutulmamalı ki, beynin 5 dakika oksijensiz kalması boğulan kişinin hayatını kaybetmesine neden olur. Onun için sudayken müdahaleye başlamalıyız.” dedi. Hayat öpücüğünün yani ağızdan ağıza suni solunumun hastayı hayata bağlamada çok etkin olduğunun altını çizdi.

"TÜRKİYE YÜZMEYİ BİLMİYOR..."

“Ülkemizin 3 tarafı denizlerle çevrili olmasına rağmen milletçe yüzmeyi bilmiyoruz” diyen Rodoplu, "Özellikle 7-21 yaşları arasındaki suda boğulma olgularında en önemli etken, yüzme bilmeyenlerin serinlemek amacıyla deniz, göl, baraj gölü ve su kanallarına girmesi ve paniğin de eklenmesiyle boğulmalarıdır. Çocuklarımıza mutlaka küçük yaşlarda yüzmeyi öğretmeliyiz. Unutulmamalı ki, sağlıklı yaşamak için yapılacak en önemli sporların başında da yüzme geliyor."dedi.