Öğretmen olan babasına oldukça düşkün ve ona adeta ona aşık olan Öznur Çam, 9 yaşına kadar her şey babasıyla yaptı. Birlikte ders çalıştılar, birlikte gezdiler, zaman zaman birlikte uyudular. Yine birlikte uyudukları bir gün babası bu sefer ona "günaydın" diyemedi. Kalp krizi sonucu hayata veda eden babanın ardından küçük kız kendisine dünyaya kapadı. Travma geçiren Öznur Çam, bir müddet sonra rahatsızlandı. Doktorlar, küçük kız için, “beyin kendisini ölüme terk etmiş” teşhisi koydu. Ardından çok sayıda ameliyat geçiren Çam’ın, sol koluna felç indi ve sol ayağında da aksama oldu. Tüm bu yaşananların ardından Öznur Çam, hayata ahşap boyama ile tutunmaya başladı. Eline her fırça aldığında tüm sıkıntılarından uzaklaşan Çam’ın, tek eliyle ortaya oyduğu eserler ise büyük beğeni topluyor.
"ANNEM OLMASA BAŞARAMAZDIM"
Başından geçenleri anlatırken oldukça duygulanan ve 28 yaşına gelen Öznur Çam, “Ben babasına aşık bir kız çocuğuydum. Her şeyi babamla yapıyordum. Yeri geldiği zaman babamla uyuyordum. Bir gün kalktığımda babam yanımda hareketsiz bir şekilde yatıyordu. 9 yaşında bir kız çocuğu için büyük bir travma. Annem de büyük travma geçirdi. Benimle o an için ilgilenen olmadı. Babamın ölümünün ardından kısa bir süre sonra ben büyük bir rahatsızlık geçirdim. Doktorlar, aileme, ‘beyin kendi kendini ölüme terk etmiş’ diyor. Kızamık aşısından kalan bir mikrop açığa çıkıyor ve beyin hücrelerini öldürmeye başlıyor. Ameliyattan sonra sol elimi kullanamamaya başladım. Uzun süre tedavi gördüm. Yurt dışından gelen beyin hücresi yapımında kullanılan ilaçlar içtim. Annem bu süreçte çok yıprandı. Ama o olmasa başaramazdım. Sol ayağımda da hafif aksama var. Tedavi oluyorum” dedi.
AHŞAP BOYAMA HAYATIMI DEĞİŞTİRDİ
“Ahşap boyama ile tanıştığımda zaten ben engelliydim” diyen Çam, şunları anlattı: “Ahşap boyamayı elime fırçayı aldığım zaman dış dünya ile bağlantım kesiliyor. Bazen evimdeki atölyemde de çalışıyorum, annem dışarıdan sesleniyor, bir şeyler soruyorlar hiç bir şey duymuyorum. Kendimden geçiyorum resmen. Acayip bir terapi oluyor. Bayraklı’ya geldiğimizde Bayraklı Belediyesi Engelliler Merkezi ile tanıştım. Seden Hocam’la tekniğimi biraz daha geliştirdim. Hayallerimin gerçekleşmesi için bir atölye açmam gerekiyor. Seden Hocam’da sağolsun sadece ahşap boyama ile kalmayarak farklı öneriler sundu. ‘Kokulu taş, mum yapımı vesaire bunları da öğreteyim sana’ dedi. Teknikleri geliştiriyorum” dedi.
Bayraklı Belediyesi Engelliler merkezi öğretmenlerinden Seden Özdamar, Öznur’un kendisini her zaman yanılttığını belirterek, “Bu kadar istekli olacağı aklıma gelmezdi. Her şekilde yanında oldum. Şuanda farklı teknikleri uyguluyor. Hayali atölye açmak. Bunu başaracağına inanıyorum” dedi.
"HERKESE ÖRNEK OLUYOR, GURUR DUYUYORUZ"
Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, belediyenin açtığı kurslar sayesinde birçok kişinin hayata yeniden tutunduğunu belirterek, “Öznur kızımızın hayat hikayesi gerçekten göz yaşartıyor. Ancak hayata tutunuşu, yaptığı işler onunla gurur duymamızı sağlıyor. Yaptığı eserlerin her biri çok güzel. Fırça darbeleriyle rahatlıyor, hayata tutunuyor. Bu herkese örnek olmalı. Belediyemizin düzenlediği kurslarda tam bir aile ortamı oluyor. Öznur, herkese başınızdan çok kötü olaylar geçse de hayata küsmememiz gerektiğini. Hayata nasıl sımsıkı bağlanacağımızı gösteriyor” dedi.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!