Delican: Rahatsızlık duymasın gerekenleri yapsın

İzmir için İzmirliler için hükümetin üzerine düşen görevlerin bilinciyle İzmir için hazırlanan kilit projelerin bir bir yerine getirdiklerini kaydeden Delican, “İzmir gibi bir kentte yapılanlar da yapılmayanlar da görülüyor. Aziz beyin neden bu şekilde tepki gösterdiğini anlamakta zorlanıyoruz. Özel olarak Büyükşehir’in hedef alındığı felan yok. Üzerine alınmasın ve yatırım miktarları ile ilgili açıklamalardan rahatsızlık duymasın. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olarak ondan tek istediğimiz üzerine düşen görevleri yerine getirmesi. Kendisini eksik hissettiğini düşünüyor olacak ki böyle konuşuyor. Herkes işini yapsın” dedi.

Rakamlar açık ve ortada

Kocaoğlu’nun ‘yanlış bilgi veriliyor’ söylemlerine de sert çıkan AK Parti İl Başkanı Bülent Delican, “Kendisine tavsiyemiz ‘akicraatlar.com’ internet sitesini incelemesi. Buradaki yatırımlara, İzmir’e yapılan yatırımlara baksın. Her şey orada açık ve net bir şekilde güncellenmiş halde yazıyor. Rakamlar üzerinden tartışma yaratmak kimseye fayda sağlamaz. Devletin resmi kurumlarının rakamları var. Her kurum ve kuruluşun 13 yıllık icraatı ayrıntıları ile yazıyor” diye konuştu.

ÇED Raporu konusu

Orman ve Su İşleri Bakanı, İzmir Milletvekili Adayı Veysel Eroğlu’nun Haliç’te yaptıklarının herkesin bilgisi dahilinde olduğunu sözlerine ekleyen Delican, ‘engelleme’ iddialarının da doğrularla bağdaşmadığını söyledi. ÇED raporunun kolay çıkmadığını ifade eden Delican, şöyle devam etti; “İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin iki yıl önce bakanlığa onay için talepte bulunduğu doğrudur. Körfez gibi kentin önemli bir bölgesinde çalışma yapıyorsunuz. Bunu da TCDD ile birlikte hayata geçiriyorsunuz. Tabi ki tüm kurumların onayı ve oluru gerekecek. Yıllarca Körfez’in kokusu ve pisliği gündeme geldi. Büyükşehir’in ÇED dosyasını gönderdiği Çevre ve Şehircilik Bakanlığı kendisinden ayrılan Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın ilgili birimleri ile koordineli çalışmak zorunda. Büyükşehir’e kimse “ret ediyoruz” demedi. Sadece düzeltilmesi gereken üç önemli konu ve bölüm vardı. Onları da eklemesi ve o konularda çalışma yapması istendi. Gerekli çalışmalar zaten sürüyor. Büyükşehir’in eksikleri tamamlamasından sonra bakanlık ÇED onayını verecek. Bakanlığın birimlerinin de ortak çalışma yaptığı bir konuda “engelleme” imalarında bulunmak doğru değil. Sayın Kocaoğlu, “icraatı görelim” diye açıklama yapmış. AK Parti Hükümeti’nin 13 yılda yaptığı icraatlar ortadadır. Bunların neler olduğunu kendisi de çok iyi biliyor.  Kaldı ki Sayın Bakanımız Veysel Eroğlu Körfez’in temizlenmesi için çok ciddi çaba veriyor. Tıpkı Haliç’te yaptıklarını burada da hayata geçirmek için canla başla çalışıyor. İzmir Körfez’inden vahim durumda olan Haliç’i güzelleştirdi.”

Bağlantı yolunu da sen yap!

Hükümetin İzmir projeleri konusundaki söylemlerinin de yakışık almadığını belirten Delican, sözlerini şöyle devam etti; “Sayın Kocaoğlu hükümetimizin 35 projesi ile ilgili “çalakalem” projeler ifadesini kullanmış. Projelerin büyük bölümü başladı. Konak Tüneli kısa zamanda hizmete açılacak. Yürüyen projeler var. Bir kısmı da yakında başlayacak.  Projeler masa başında değil yerinde inceleme yaparak hazırlanmış işlerdir. Bu tür söylemler çok çirkin ve yakışmıyor. İzmir’in trafiğini büyük oranda rahatlatacak olan Konak Tüneli’ni “bağlantı yolları” üzerinden eleştirmek belediye başkanına yakışmaz. Şehir içi küçük bağlantı yollarını ve kamulaştırmalarını da hükümet mi yapsın?  Onu da sen yap.”

Herkes işini yapsın!

Sözlerine “Biz çalışıyoruz. Herkesten de aynı özveri ve çalışmayı bekliyoruz. İzmir için İzmirliler için, Türkiye için geleceğimiz için hiç durmadan çalışıyoruz. Niyet okumuyor, çalışmalarımıza her zaman devam ediyoruz” şeklinde sürdüren Delican, “Tüm teşkilatımız canla başla çalışmaları sürdürüyor. İzmirlilere bir yandan hizmet ediyoruz deyip, bir yandan da duyduğu korkuyla ‘bunlar gelirse sizin yaşam tarzınıza karışacaklar’ diyen anlayış ne yazık ki ortada duruyor. Biz hizmet etmekten başka bir amaç gütmüyoruz. Yaptıklarımızda ortadadır. Seçim sonuçlarına yönelik tahminler ve beklentiler elbette olabilir ama en iyi sonuç sandıktan çıkacaktır. Kimse İzmirlilerin oylarına ipotek koyamaz. En iyi kararı vatandaşlarımız verecektir. 13 yıldır hizmet eden iktidar ve istikrarlı hükümet varken bahane üreten, eleştiren, engelleyen ve sürekli toplumu germeye çalışan yerel yönetim anlayışı da en iyi şekilde görülecektir.