Binlerce kişinin hayatını kaybettiği, binlerce kişinin yaralandığı ve on binlerce kişinin evsiz kaldığı 17 Ağustos Marmara depreminin unutulmaması gerektiğini vurgulayan BTM Yönetim Kurulu Başkanı Levent Ürkmez, “Bu büyük felaket incelendiğinde, veriler göstermektedir ki yıkılan binaların büyük çoğunluğu nemin yol açtığı korozyon (paslanma) sebebiyle güçsüz düşmüş binalardan oluşmakta. Betonun bünyesine giren su, malzemenin kimyasal niteliğini bozmakta ve taşıyıcı niteliği olan demire de ulaşarak paslanmaya yol açmakta. Su yalıtımı olmayan binalarda demirler 10 yıl içerisinde taşıyıcı niteliğini %66 kaybetmekte. Tüm bu koşullarla güçsüzleşen bina, doğal afetler karşısında maalesef ki dayanım gösterememekte” dedi.
Su yalıtımının can ve mal güvenliği için yüksek önem arz ettiğinin altını çizen Ürkmez, “Su yalıtımı binanın toplam maliyetinde yalnızca % 3’lük bir yer tutmakta. % 92’si deprem kuşağında olan ülkemizde, su yalıtımı ek bir maliyet değil; yapılar için bir sigorta ve aynı zamanda hayati bir zorunluluktur. Ev alırken, ev yaparken ya da evinize su yalıtımı uygularken standartlara uygun, CE belgeli malzemelerle kaliteli bir su yalıtımı yapıldığından emin olun” diye konuştu.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!