CHP İzmir İl Başkanı Asuman Ali Güven, CHP Karşıyaka İlçe Başkanı Uğur Yıldırım, il ve bazı ilçe örgütü ve STK başkanlarının destek verdiği Başkan Akpınar, Alaybey Tersane Kafe’deki toplantıda sert çıktı.
“Son dönemde ilçemizle ilgili yanlış algı yapmaya dönük bir güruh var. Bunlara karşı bir cevap verme değil ama 2 yıldan bu yana yapmak istediklerimizi anlamayanlara anlatmak için bir araya geldik. İlçe başkanımız toplantılarda bize destek verir ama il başkanımız kolay kolay gelip katılmaz. Bu aynı zamanda partimize de bir saldırı niteliği taşıdığından dolayı il başkanımız da katılarak destek verdi. Tabi ki muhalefet edip eleştireceğiz ama doğruları göz ardı etmeyeceğiz. Rozet Atatürkçülüğü değil gerçek Atatürkçünün o anıtın yanından her geçtiğinde yüreği sızlamaktadır. Karşıyaka Belediyesi hayatın her alında olduğu gibi yaşanan olumsuzluğu ortadan kaldırmaya ve kullanan anıtı Karşıyaka’mız, İzmir’imize yakışır şekilde yeniden yapmaya karar vermiştir. Anıtın yeniden yapılmasına karar vermek kişisel bir ihtirasın, hırsın, düşüncesinin ‘ben yıktım oldu’ anlayışının ürünü değildir. Bunu böyle algılatan her kimse bu kendisinin kıskançlığı ve yerel yönetim başarımıza nasıl leke sürebilirim çabasıdır. Siyaset insanların birbirini karalaması değildir, farklılıkları ortaya çıkararak halkı buna inandırmasıdır” dedi.
Başkan Akpınar şöyle devam etti:
“Biz bu anıta 3 gün önce karar vermedik. Stratejik planımızda yer alan projedir. Belediye meclisinde defalarca onurla bahsettiğim projedir. Kendi başıma aldığım bir kararla bu anıtı yenilemiyorum. Müellifi bir kişidir. Prof. Tamer Başoğlu’dur. Yasal müellifi odur ve onun izniyle bu anıtın yenilenmesine karar verilmiştir. Kendisi uzun yıllardır bu halini gördükçe dönemin belediye başkanı arkadaşlarımıza mektuplar yazmış ve karşılık alamamış. Yazdığım kitapta bile var. Söylemedim yazdıklarımdan anlasınlar istedim. Benim Atatürk devrimleri ışığında belediyecilik yaptığımı görsünler istedim. Başkan olduğumda ilk tören bu alanın yanındaydı. Alana geldiğimizde belediye başkanı olarak halinden utandım ve inanın göz yaşı döktüm. Etrafında dolaştım. Hiç anıtın yanına gelmemiş, geçmemiş insanların anıtla ilgili söz söylemesini esefle kınıyorum. İdrar kokusunu olan bira içilen bir yer haline gelmiş. Bu anıt yapıldığında dünyada örneği olmayan bir anıttı. Ancak toplumdaki o bozulma o içeriği de bozmuş. İçki içilecek yer, sığınılacak yer, mangal yapılacak yer olarak kullanmış. Sayamayacağım birçok çirkin olaylar orada söz konusu olmuş. Hemen yenileyelim dedik. Boyunu büyütmek için değil Atatürk’ü ilgili arkadaşlar yeşile boya ile boyamışlar. Ben bunu Ata’mıza saygısızlık olarak görüyorum.”
Meslek Odalarına da seslenen başkan, bu konyuda şöyle dedi:
“Meslek odalarına sesleniyorum, oturduğunuz yerde değil anıtın yanına sizi davet ediyorum. Gelin o raporları orada yazın. Bu anıt döneminin en yüksek anıtıydı. Ancak yıpranmış… Başoğlu kendisi ‘Madem yapıyorsunuz, tadilatlarla değil yıkalım, yeni kazık sistemiyle yeniden yapalım. Size tavsiyem en yüksek anıttı şimdi en cüce anıtı kaldı. Körfezin her yerinden görünen bir hal alsın’ dedi. Biz de bunu olumlu karşıladık. Kentler anıtlarıyla meydanlarıyla anılır. Özgürlük Anıtı yapılmış ama etrafında boğulan konutlar yok. Eyfel Kulesi’nin etrafında boğacak binalar yok. ‘Saat Kulesi de binaların arasında kaldı. O da mı yıkılacak?’ diyorlar. Bu ayıptır, dalga geçmektir. Kimseye Atatürk’ün hatırasıyla dalga geçirtmem. Herkes haddini bilecek. AFAD’ın en son bize gönderdiği raporda, ‘Balık tutan yurttaşlar var. Herhangi bir durumda bir şey olursa sorumluluk kabul etmiyoruz’ ifadeleri yer alıyor. Daha ne yapılabilir? Demir parmaklıklarla kapalı mı dursun? Böyle mi Atatürkçüyüz biz?” açıklamasını yaptı. Orası yine Karşıyakalıların toplanma ve gurur alanı olacak. Ne belediyeye ne partime söz söylenmesini doğru bulmuyorum. Ülkenin toplumsal barışa ihtiyacı varken olayı başka noktalara çekmenin Türk Milletine en büyük zarar olduğunu düşünüyorum. Yaptığımız yanlış bir şey değil. Yanlış yapsaydım bugün burada tek başıma olurdum. Gerçek Atatürkçüler o anıtın ayağa kalkmasının istiyor. Körfezin her yerinden görünen bir anıt haline gelecek” dedi.
Eser müellifi Prof. Tamer Başoğlu’nun anıtla ilgili çalışmayı destekleyen mesajından da bahseden ve bunu okuyan Hüseyin Mutlu Akpınar “İzmir’i karıştırmak isteyenlerin daha dikkatli olmasını kelimelerini daha özenle seçmelerini diliyorum. Bu topluma bir şey kazandırmaz. CHP’lilikle alakası yolmayanların da bu konuyla ilgili yorumlar yapmaları karşısında yargıya başvuracağım partiden olanlar için de parti içi süreci başlamasını talep edeceğim. Oturup klavye delikanlılığı yapanlara cevabımız çoktur. Dönün bakın kesinlikle kişisel talepleri vardır. Bir gün konuşmak gerekirse belgelerle konuşurum. İğneden ipliğe kadar kişisel talep. İhtiras, talep kıskançlık. İlan, imar, delege olmak… Benim kimseye ön yargım yok. Doğru bildiğimi yapıyorum. Doğrusu da o anıtın görkemli bir şekilde orada yükselmesidir.”
Elindeki Anıtın eski halinin fotoğraflarını katılanlara gösteren ve “Ne yazık ki Gölcük depremine benzer görüntüler oluşmuş” diyen Akpınar yeni proje fotoğraflarını göstererek “İşte buna karşı çıkıyorlar. Artık sussunlar. Bazı şeylere engel olmasınlar. Kendilerine faydası olmayanlar kent halkını ilgilendiren projelerle ilgilenmesinler. Bu kente ihanettir” dedi.
Yer teslimi yapıldığını da belirten Akpınar, şöyle devam etti:
“İnşaata hemen başlayacak. 6 ay sonra da bitecek. 73 tane kazık yapılacak. 100 yıllık bir eser olacak. 45 metre yüksekliğindeki anıt artık sahilde bina yapılmayacağı için açıkta kalacak. Yıllarca hep tadilat yapılmış. Artık yıkılma riski var. Yamalı bohça gibi sıva yapılmış. Artık demir paslanmış. Balık tutan birinin tepesine düşse bunun sorumluluğunu kim taşıyacak? Belediye taşıyacak.”
CHP İl Başkanı Asuman Ali Güven konuşmasında, “Karşıyaka Belediyesi’nin tekrar yenilemeye çalışmalarına yapılan karalamaların haksız ve yersiz olduğunu ve böyle arkadaşların suçlama yaparak hiçbir başarı elde edemeyeceklerini, bu yapılmaya çalışılanın son derece doğru, haklı ve yerinde bir uygulama olduğunu belirtmek istiyorum. Sanatçının raporu da açıkça ortada. Bunun tartışılacak bir tarafı yoktur. Bu karar son derece doğru bir karardır. Karşıyaka Belediye Başkanının Atatürkçülüğünün, sanat eserlerine olan saygısının tartışılmasının bir anlamı yoktur. Arkadaşımızı hepimiz tanıyoruz. Ne kadar cumhuriyetçi olduğunu CHP de biliyor. Sonuna kadar belediye başkanımızın arkasındayız. Tartışmanın burada kapanacağını tahmin ediyorum. Her şey ortada. Bu tartışmaları açanların bu işi noktalanmasını istiyorum. Bu iş bitmiştir” dedi.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!