9 Eylül Üniversitesi hasta sayısını açıkladı

Virüs ile ilgili Türkiye’deki mevcut durumu ve dünyadaki gelişmeleri ilk günden itibaren yakından takip ettiklerini belirten DEÜ Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, “Üniversite hastanemize bugüne kadar 2512 vatandaşımız COVID-19 şüphesi ile başvuruda bulundu. Bunlardan 1581 hastamıza olası COVID-19 tanısı koyuldu ve 361’i, tek kişilik odalarda tedavi altına alındı. Bu süreçte 24 hastamızın yoğun bakım ünitesinde tedavisi yapıldı ve 287 vatandaşımız da taburcu edildi” dedi. 

Halen hastanenin farklı servislerinde 86 vatandaşın yatmakta olduğunu belirten Rektör Hotar, “Bu hastalarımızdan 24’ünü yoğun bakımda izlemeye aldık. Şu ana kadar 16 sağlık çalışanımıza da aynı tanı koyulmuş olup bunlardan 2’si yatarak tedavi görmüştür. Diğer mensuplarımız ise izole edilerek evlerinde takip ve tedavi sürecine alınmıştır. Bu noktada hastalanan mensuplarımızla ilgili filyasyon çalışmaları gerçekleştirilmiş; Sağlık Bakanlığımızın belirlediği standartlara uygun stratejiler yürütülmüştür” diye konuştu. 

Üniversite hastanesinde 53 adet 3.basamak yoğun bakım yatağının COVID-19 tedavisi için ayrıldığı bilgisini veren Rektör Hotar, “Bu sayıyı, pandeminin gidişatına göre 100’e çıkacak şekilde planladık. Bu noktada herhangi bir eksiğimiz bulunmuyor. Tedavi sürecinde kullanılan ve hazır bekletilen 112 ventilatörümüz mevcut. Bununla ilgili de bir sıkıntımız bulunmuyor” ifadesinde bulundu. 

Hastanenin Merkez Laboratuvarda günde 150-200 sürüntü testi yapıldığını, bununla ilgili sonuçların Sağlık Bakanlığı’na bildirildiğini hatırlatan Rektör Hotar, “Geçtiğimiz hafta Bakanlığımızın COVID-19 test sayısını artırmak amacıyla başlattığı çalışmalar doğrultusunda Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) ile DEÜ Bioİzmir Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde kurulan Tanı Merkezi Laboratuvarı, ilk testlerine başlamıştı. Şu anda bu merkezimizde 5000 sürüntü testi yapma kabiliyetine sahip. Test sayısını artırmayı hedefliyoruz” şeklinde konuştu. 

İmmum plazma tedavisine yönelik çalışmalar hakkında da bilgi veren Rektör Hotar, “Üniversite hastanemizde Corona Virüs immum plazma tedavisi ile ilgili işleyiş planımız tamamlanmıştır. Bu hafta, Corona Virüs enfeksiyonu geçirmiş ve taburcu olmuş hastalarımızdan plazma toplanması işlemini başlatacağız” dedi. 

Üniversite hastanesinde yoğun mesai harcayan sağlık çalışanlarının konaklama ihtiyaçlarına ilişkin planlamanın da yapıldığını hatırlatan Rektör Hotar, “Sürecin getirdiği bir takım tehditlere bağlı olarak; olası riskleri evlerine taşımak istemeyen mesai arkadaşlarımızın konaklama ihtiyaçlarını da planladık. Bu noktada; sağlık çalışanlarımıza Otel Dokuz Eylül’de 40 kişilik, hastanemizde 18 tek kişilik ve TÜSEB-DEÜ Tanı Merkezimizde ise 8 tek kişilik odayı tahsis ettik. Bunun yanı sıra; İzmir Valiliği’ne bağlı Balçova Termal Otel’de de 40 kişilik bir planlama yapılmasını sağladık. Şu anda sağlık çalışanlarımız, bu imkânlardan istifade ediyorlar. İhtiyaçlar doğrultusunda her türlü desteği veriyoruz” ifadesinde bulundu. 

Üniversite hastanesinin yanı sıra; kurumun diğer noktalarında da önlemlerin alındığını ve gerekli uygulamaların yapıldığını vurgulayan Rektör Hotar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Vatandaşlarımızın ve mensuplarımızın bu konuda tedirginlik yaşamalarına gerek yok. Rektörlüğümüz bu konuda 7/24 esasıyla çalışıyor. Her türlü hazırlığımızı yaptık, tedbirlerimizi aldık. Devletimizin ilgili kurumları ile koordineli şekilde COVID-19 ile mücadelemizi sürdürüyoruz. Üniversite olarak koruyucu ve önleyici faaliyetlerin yanı sıra hastanemizin ihtiyaç duyduğu çeşitli ürünleri de tespit ederek bunları üniversitemiz bünyesinde ürettik. Kendi imkânlarımızı ve öz kaynaklarımızı kullanarak hastanemiz terzihanesinde çarşaf, tek kullanımlık önlük ve maske; farklı birimlerimizde 3D teknolojisi ve atölyelerimizde koruyucu şeffaf maske ve Mühendislik Fakültemizde dezenfektan üretimini gerçekleştirdik. Bundan sonra da aynı kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz. Vatandaşlarımızdan evde kalmalarını, koruyucu önlemlerini almalarını, hijyen kurallarına uymalarını, zorunlu olmadıkça dışarı çıkmamalarını bir kez daha önemle hatırlatmak istiyoruz.”