Sındır'dan akademisyenlerin tutuklanmasına çok sert tepki
CHP Genel Sekreteri Kamil Okyay Sındır akademisyenler Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya, Yrd. Doç. Dr. Esra Mungan ve Doç. Dr. Kıvanç Ersoy’un tutuklanma kararını sert sözlerle eleştirdi.
İktidarın terörü bahane ederek muhalefeti susturmaya çalıştığını bir kere daha gösterdiğini ifade eden Sındır; “Bağımsız yargının kalmadığını, hukukun iktidarın kontrolü altında olduğunu son yaşananlarla bir kere daha gördük. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, konuşmasının üzerinden saatler geçmeden mahkemenin üç akademisyeni tutuklama kararı alması ibretlik bir olaydır. Ülkemizde yargı talimatla çalışır duruma gelmiştir. Hukuk devletinin kalmadığını bir kere daha gördük. İktidar kendisini eleştiren, yanlışlarını gösteren herkesi terörist damgası adı altında susturma yoluna gitmektedir. Bu kabul edilebilir bir şey değildir. Kabul etmiyoruz" dedi.
BAŞBAKAN’IN SÖZLERİNİ HÜKÜMSÜZ KILMIŞTIR
Akademisyenlerin tutuklanması olayı Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun ‘terörle etkili mücadele edeceğiz, diğer yanda da demokrasinin standartlarını yükselteceğiz’ sözlerini hükümsüz kılmıştır diyen Sındır sözlerini şöyle sürdürdü: “Sayın Başbakan terörle, bizim de destek verdiğimiz gibi etkin mücadele edeceklerini birçok kere yinelemektedir. Bunu yaparken de demokrasi çıtasının asla düşürülmeyeceğini, korunacağını hatta yükseltileceğini sıklıkla dile getirmektedir. Üç akademisyenin tutuklanması olayı Başbakanın sözlerini hükümsüz kılmıştır. Akademisyenler düşüncelerinden, fikirlerinden ve ifadelerinden dolayı talimatla tutuklanıyorsa Sayın Başbakan’ın oturup düşünmesi gerekir. Buradan Sayın Başbakana Anayasa’nın 26. Maddesini bir kere daha hatırlatıyoruz”
TERÖRLE ETKİN MÜCADELE EDİLMELİ
Açıklamasında terörle etkin mücadele edilmesi gerektiğini de ifade eden CHP Genel Sekreteri Sındır sözlerini şöyle sonlandırdı: “Vatandaşlarımızın can güvenliğini sağlamak, yasaları hakim kılmak için her türlü tedbirin alınması her demokratik devletin meşru tepkisidir. Ancak bazı düşünce ve düşüncenin ifadesi eylemini terörle mücadele kapsamına alıp da vatandaşları yargılamak ve tutuklamak demokrasi değildir. İktidar eleştirilerden ve basının denetiminden kurtulmak için anti demokratik yollar kullanamaz. Kullanırsa da bunun adı demokrasi olamaz. İktidarı derhal bu tür uygulamalara son vermeye çağırıyoruz. Ülkemizin hassas gündemini kendi gizli ajandalarına alet etmesine şiddetle karşı çıkıyoruz.”