SEFERİHİSAR BELEDİYE BAŞKANI BM'DE KONUŞTU
Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer, Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler Birliği'nin (UCLG) Orta Doğu Şampiyonu seçildi. Dünyada seçilen 10 başkandan biri olan Soyer, New York’ta düzenlenen Birleşmiş Milletler toplantısında konuşmacı…
Dünyanın en büyük sivil toplum kuruluşlarından biri olan ve dünyanın her yerinden yüzlerce belediyenin üyesi olduğu Birleşmiş Kentler ve Yönetimler Birliği, dünyayı 10 bölgeye ayırarak bölgelerin şampiyonlarını seçti. Birlik, Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer’i Orta Doğu şampiyonu ilan etti. Dünya üzerinde seçilmiş 10 başkandan biri olan Tunç Soyer, 10-11 Temmuz 2014 tarihlerinde Birleşmiş Milletler'in New York'taki Genel Merkezinde düzenlenen 2014 Gelişme İşbirliği Forumuna Orta Doğu Şampiyonu olarak katıldı.
New York’ta Orta Doğu’yu temsilen konuşma yapan Tunç Soyer, yerel yönetimlerin fikirlerinin sorulmasının çok değerli olduğunu vurguladı. Yerel yönetimlerin başarılı olmalarının ülkemizin, bölgemizin ve bütün dünyanın daha iyi yaşanacak bir yer haline gelmesine yol açacağını, bu alanda sadece ulusal değil sınır ötesi işbirliklerini de geliştirmeleri gerektiğinin mesajını verdi.
New York dönüşü açıklamalar yapan Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer, Orta Doğu Şampiyonluğu ve Birleşmiş Milletler’deki konuşmasıyla ilgili şunları söyledi:
“Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler Birliği, dünyanın en büyük sivil toplum kuruluşlarından biri ve belki de en büyük yerel yönetimler örgütlenmesidir. Dünyanın her yerinden yüzlerce belediye bu Birliğin üyesidir. UCLG, yayınladığı “Siyaset Belgesi” ile bu misyon ve vizyonunu ortaya koydu ve bu hedeflere ulaşabilmek için dünyanın her bölgesinden, bölgesini temsil edebilecek, hükümetlerle, özel ve kamu kuruluşlarıyla iletişime geçebilecek ve onları yerel yönetimleri desteklemeleri için bilgilendirecek, sınır ötesi işbirliklerini canlandıracak liderler seçildi. Bu liderlere de "şampiyon" adı verildi. Beni de Ortadoğu bölgesinin şampiyonu olarak seçtiler.
Kentler yeniliklerin, icatların, bilimin, sanatın, teknolojinin ve sosyal yaşamın merkezlerine dönüştü ve artık, New York, Şangay, Paris, Londra veya İstanbul gibi kentler, ülkelerinden bile daha tanınır hale geldi. Dünyanın 2/3'ü 2030 yılında kentlerde yaşayacak ve İnsanlığın çoğunluğunun en temel sorunları yerel yönetimlerin sorumluluğunda çözülecek. İnsanlığın mutlu, huzurlu, güvenli bir ortamda yaşaması, ekonomik krizlere karşı dayanıklı hale gelmesi, temiz suya erişimlerini olması, barınma sorunlarının giderilmesi kısaca hemen hemen tüm sorunlarının çözümü yerel yönetimlerin sorumluluğunda olacak. Bunun için yerel yönetimlerin yetkileri arttırılmalı, merkezi otoriteninkiler sınırlandırılmalıdır. Gelecek yereldedir, yerel yönetimlerin demokratik, güçlü ve hesap verebilir olması merkezi hükümetlerin sigortası, başarı ve topyekün kalkınmanın anahtarıdır.
BM’DE KONUŞMAK HEYECAN VE ONUR VERİCİ
Birleşmiş Milletler'in New York'taki Genel Merkezi'nde düzenlediği "2014 Gelişim İşbirliği Forum"una konuşmacı olarak davet edildim. Hem kentim Seferihisar hem Türkiye adına onur duyarak bu foruma katıldım. Toplantının ana konusu Birleşmiş Milletlerin 2000 yılında ortaya koyduğu ve 2015 yılına kadar gerçekleştirmeyi hedeflediği “BinYıl Kalkınma Hedefleri”nin geçen yıllardaki başarısını tartışmak ve 2015 yılından sonra ortaya konacak yeni hedefleri müzakere etmekti. 2015 yılına kadar yoksulluğun giderilmesi, çocuk ölümlerinin azaltılması gibi sekiz hedeften oluşan Binyıl Kalkınma Hedefleri ortaya koyuldu. Bu hedeflere ulaşmak için bütün ülkelerin seferber olması hedeflendi. Bu toplantıda bu hedeflerin 2015'ten sonra nasıl gerçekleşeceği hakkında konuşuldu. Müzakerelere ilk kez yerel yönetim temsilcileri de katıldı. Konuşmamda yerel yönetim temsilcileri olarak toplantıdaki sayımızın az olduğunu ama bunun umut verici bir başlangıç olduğunu vurguladım. Dünya çapında bütün insanlığın iyiliği üzerine konuşulurken ortaya konan hedeflerin masa başında kalmaması için yerel yönetimlerin bu hedefleri benimsemesi ve yaygınlaştırması gerektiğinden bahsettim. Bu hedeflerin gerçekleştirilebilmesi için yerel yönetimlerin de bu sürece dahil olmaları gerektiğini hatta sadece sürece dahil olmakla kalmayıp bu hedeflerin en büyük savunucuları haline gelmeleri gerektiğini söyledim. Çünkü insanların bu hedefleri anlaması, ikna olması ve gerçekleştirilmelerine katılımının sağlanması gerektiğini aksi takdirde, ortaya konacak tüm hedeflerin sadece bir proje olarak kalacağını anlattım. Yerelin temsilcisi olarak seçilen belediye başkanlarının bunun sağlanmasını da çok işlevsel bir rol oynayabileceklerini ifade ettim. Yerel yönetimler ve yerel yönetimlerin oluşturdukları birliklerin bu hedefler için vazgeçilmez olduğunun da altını çizdim. Yerel yönetimlerin başarılı olmaları ülkemizin, bölgemizin ve bütün dünyanın daha iyi yaşanacak bir yer haline gelmesi demektir. Bu alanda sadece ulusal değil sınırötesi işbirliklerini de geliştirmemiz gerekiyor”