Muharrem İnce: Türkiye, İzmir'e benzediği zaman mutlu olacak
Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) 24 Haziran Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçimlerinde Cumhurbaşkanı Adayı olan Muharrem İnce Seferihisar’da halkla buluştu.
Millet İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Tunç Soyer ve Seferihisar Başkan Adayı İsmail Yetişkin’in de eşlik ettiği mitingde, Tunç Soyer, “10 yıl canla başla çalıştık. Birçok kısıt, yokluk içinde Seferihisar’ı bir Dünya markası yaptık. Şimdi aynı şeyi İzmir için yapacağız. İzmir’i bir Dünya kenti haline getireceğiz. Bunun heyecanı, coşkusu içindeyim” dedi. Muharrem İnce ise sözlerine şöyle başladı: “Dünya’nın yaşı 4 milyar 600 milyon yıl. Dünya’yı derinden etkileyen 3 büyük dönüşüm yaşandı. Birincisi tarımda, ikincisi sanayide, üçüncüsü de iletişim ve bilişim devrimiyle oldu. Cumhurbaşkanlığı kampanyasında meydanlarda bu büyük değişimi anlattım. Uzay madenciliği, nanoteknoloji dedim, çocuklarımızı iyi eğitmeliyiz dedim, üretim ekonomisini anlattım. Erdoğan çıktı, ‘Bedava çay ve kek var’ dedi. 2030’a kadar yapay zekanın geliri 13,7 trilyon dolar olacak. Bunun 7 trilyon dolarını ABD, 3,7 trilyon dolarını Çin alacak. Bu pastada Türkiye’nin payı henüz yok. 10 yıl içinde sanayi, turizm, tarım değişecek. Bugün Japonya’da pazarların hemen yanı başında kapalı fabrikaların içinde marul yetiştiriyorlar. Yüzde 97 oranında suyu az kullanıyorlar, böcek ilacı yok, nâkliye masrafı yok.” “Önümüzde yeni bir dünya var” Önümüzde yeni bir dünya olduğunu ve Türkiye’nin bu yeni dünyayı anlayamazsa başarılı olamayacağını vurgulayan İnce, sözlerine şöyle devam etti: “Osmanlı, sanayi devrimini yakalayamadı ve çöktü. Türkiye eğer bu yeni dünyayı anlayamazsa, tarımın dönüşümünü, akıllı fabrikaları, Endüstri 4.0’ı anlayamazsa yine aynı sonu yaşar. ABD’de robotların üretimdeki payı yüzde 10, şimdi bu payı yüzde 30'a çıkartmayı hedefliyor. Yani tarım, sanayi, eğitim, haberleşme, posta, hepsi bir büyük değişimin eşiğinde olacak. Türkiye’yi yönetecek insanların bu vizyonda olması lazım. Ama meydanlarda üretim konuşulmuyor. Bakın, Türkiye’de ilk kez soğan kuyrukları oldu. 50-60 yıl sonra bu seçimin özetini yapmak gerekseydi şöyle derdik: ‘Yiğit muhtaç olmuş kuru soğana, nasıl oy verecek seni soyana.’ Bu ülkede et bitti, süt bitti, yumurta, patates, domates, soğan bitti, ahlak, vicdan bitti. Adalet, hukuk bitti. Kuru fasulye Çin’den, yağ Tunus’tan, doğalgaz Rusya’dan geliyor.” “Kimse ezana saygısızlık yapmaz” İstanbul-İzmir Otoyolu’na değinen İnce, “Bu otoyol, Dünya’nın en pahalı otoyolu olacak” dedi: “Buradan bindin, Yalova’ya Osmangazi köprüsüne geleceksin. Hadi arabayla değil, en ucuzu olan motosikletle geldiğini düşün. Bir motosiklet 72 liraya geçecek. Oradan Birinci Köprü’ye, yani Demirel’in yaptığı köprüye geçtin, 3.5 lira. İkinci Köprü, Özal’ın köprüsü, 3.5 lira. Erdoğan’ın köprüsü 72 lira. Soygun var derken, haksız mıyım?” Türkiye’nin bir yalan cenneti olduğunu söyleyen İnce, “Ezanı ıslıkladılar dediler. Kadınlar 8 Mart’ta toplanmış, yürüyüş yapıyorlar. Polisi ıslıklıyorlar, o arada ezan okunuyor. Ezanı duymuyorlar ki. Ama özellikle yapmışlar gibi gösterdiler. Normalde ezanın 20.35’te okunması gerek; o gün okunduğu saat ise 22.40. O, ezan namaza çağrı değil. O ezan, kışkırtma ezanı. Bizim bağımsızlığımızın iki simgesi vardır. Biri bayrak, biri ezandır. Bu ülkenin Türklerine, Kürtlerine, Arnavutlarına, Boşnaklarına, Çerkezlerine, Lazlarına, başı açık kadınlarına, başı kapalı kadınlarına, sağcılarına, solcularına kefilim. Kimse ezana saygısızlık yapmaz. Ekonomi konuşamadığı için, tencerede aş mı pişiyor taş mı pişiyor onu konuşamadığı için, millete ezan üzerinden din sömürüsü yapıyor” dedi. “Haraç mezat satacaklar” “17 sene sonra beka sorunu var dersen, o aman beka sorununu sen yaptın demektir. Memleketi 17 yılda bu noktaya getirirsen, zaten senin düzeltme şansın yok” diyen İnce, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu beka meselesi nedir düşündüm, şudur: Bahçeli Erdoğan Koltuk Aşkı. Türkiye ne zaman mutlu olur? Türkiye, İzmir’e benzediği zaman mutlu olacak. 24 Haziran seçimleri öncesinde, seçimden sonra ne olacağını söylemiştim. 31 Mart’tan sonra ne olacak söyleyeyim: Türkiye’de Telekom, Petkim, Tüpraş, limanlar, değerli araziler satıldı. Bir varlık fonu kurdular. İçinde Ziraat Bankası var. Ziraat’i Osmanlı kurdu. İçine PTT’yi koydular. PTT de Osmanlı’dan kalma. İçine Çaykur’u koydular, THY’yi koydular, Borsa İstanbul’u koydular. Bunların hiçbirini Erdoğan kurmadı. Bunları haraç mezat satacaklar.”