İzmir’in projesi dünya vitrinine çıktı

Dünyanın geleceğini tehdit eden çevre sorunlarına karşı sağlıklı bir kentleşme modelini savunan İzmir Büyükşehir Belediyesi, geliştirdiği proje ve uygulamalarla uluslararası alanda da öncü oluyor. “UrbanGreenUp” isimli projeyle Avrupa Birliği'nden 2,5…

Karşıyaka Haber

İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Dr. Buğra Gökçe, "Toprak, su ve havanın korunması adına yürüttüğümüz bu çalışmaları Avrupa Birliği'nden alınacak hibe  dayatmasıyla  değil, doğru olduğuna inandığımız için, akla ve bilime dayanarak yapıyoruz" dedi. Avrupa Birliği’nin en yüksek bütçeli hibe programı “HORIZON 2020” kapsamında 39 uluslararası proje arasında birinciliği elde eden İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin, daha yeşil bir İzmir için atacağı adımlar bir kez daha masaya yatırıldı. Kentin geleceğine yön verecek uygulamaların ele alındığı "Horizon 2020-Uluslararası Yeşil Alt Yapı Çalıştayı" İspanya'nın Valladolid ve İngiltere'nin Liverpol kentlerinin temsilcilerinin yanı sıra birçok yerli ve yabancı uzmanın katılımıyla Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi'nde gerçekleştirildi. Çalıştayda, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü, Ege Üniversitesi, Bitnet ve Demir Enerjiyle birlikte hazırladığı, AB'den 2,5 milyon EURO hibe almaya hak kazanan “UrbanGreenUp” isimli proje katılımcılara tanıtıldı. Raylı sistem yatırımları karbon salımını düşürecek Çalıştayın açılış konuşmasını yapan İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Dr. Buğra Gökçe, Türkiye’deki büyük kentler arasında karbon salımını azaltmaya yönelik adım atan tek yerel yönetimin İzmir Büyükşehir Belediyesi olduğunu belirterek şunları kaydetti: "İzmir Büyükşehir Belediyesi doğa esaslı çözümleri araştırıyor, toplu taşımada lastik tekerlekten elektrikli ve raylı sisteme geçme yönünde önemli adımlar atıyor. Raylı sistemler ulaşımı konforlu hale getirmenin yanı sıra karbon salımını önemli ölçüde azaltacak. Benzer şekilde otobüs filomuzu da elektrikli hale getiriyoruz. Güneş enerjisini elektrik enerjisine dönüştürecek büyük çaplı yatırımlar yapıyoruz” Çıkış noktamız insanların hava, su ve toprağa ihtiyacı Geçtiğimiz Haziran ayında projenin ilk adımının atıldığını belirten Dr. Buğra Gökçe, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin kentsel altyapı stratejisini özetlerken şunları dile getirdi: "İzmir Büyükşehir Belediyesi, küresel iklim değişikliğini en aza indirmek, sel taşkınlarını önlemek, bio-çeşitliği korumak için bir dizi çalışma yapıyor. Bizim çıkış noktamız yeryüzünde insanlar aynı havayı soluyor, aynı sudan içiyor, aynı topraktan faydalanıyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi, havamızı, toprağımızı ve suyumuzu kirleten etkenleri en aza indirgeyerek, sürdürülebilir yaşamı sağlama yönündeki temel felsefeyle karbon salınımını azaltmak için öncelikli projeler hayata geçiriyor. Elektrikli otobüs, raylı sistem, güneş enerjisi alanında yatırımlar yapıldı. İZSU Genel Müdürlüğü aldığı bütçeyi yeryüzü kaynaklarının korunması için harcıyor. İzmir kişi başına düşen arıtılmış su miktarında, İstanbul ve Ankara’nın yaklaşık 10 kat ilerisinde. Atık suları arıtma çabamız körfezi temiz tutma çabamızla aynı doğrultuda. Yağmur suyu ve kanalizasyonu ayrıştırmak ve denizle buluştuğu noktaya temizleyerek ulaştırmak için çaba sarf ediyoruz. İzmir hem temiz su içirmeye hem temiz suyu denizle buluşturmaya dikkat ediyor. Toprağımızın temiz kalması da gelecek nesiller için çok önemli. İzmir tarım yapmaya elverişli havzalardan oluşuyor. Küçük Menderes, Gediz ve Bakırçay gibi 3 önemli tarım havzasında yoğun bir şekilde üretim  yapılıyor. Ancak ülkenin ve dünyanın birçok kentinde olduğu gibi bu havzalar da sanayinin kirli baskısı altında." “Avrupa istediği için değil, doğru olduğu için” İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kentin havzalarında iyi ve organik tarım yapılabilmesi için üreticilerin desteklenmesi anlamında da çalışmalar yürüttüğünü söyleyen Gökçe, “Kırsal alanda gübreden, soğuk hava depolarına üreticilerin ihtiyaçları karşılanıyor ve vatandaşa ulaşması sağlanıyor. Avrupa Birliği desteği ile yürüteceğiz proje için kentin kuzeyinde iki ana su yatağını belirledik. Peynircioğlu ve Çiğli derelerinde çalışmalara başlayacağız. Peynircioğlu Deresi’nde ilk ve önemli adımı attık. Yapımı sürmekte olan Hallkpark bu işin ilk adımı olarak adlandırılabilir. Çiğli Deresi, İzmir Doğal Yaşam Parkı ve Menemen Ovası’nda hem yeşil alan hem rekreasyon alanlarında çalışmalar yapacağız. Bu projeyle kentlinin nefes alacağı alanlar yaratmak, kentleşme baskısını minimize etmek, tarım alanları korumak istiyoruz. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun "Yerelde Kalkınma" diye tarif ettiği çerçevede hummalı bir çalışma sürüyor. Bu çalışmaları Avrupa Birliği'nden alınacak hibe dayatmasıyla değil doğru olduğuna inandığımız için, akla ve bilime dayanarak yapıyoruz" dedi. Horizon 2020-Uluslararası Yeşil Alt Yapı Çalıştayı’nda İspanya CARTIF firmasından Raul Sanchez ve ACCIONA firmasından Magdelana Rozanska “Şehir Metodolojisini Yenilemek” konulu sunumlar gerçekleştirdi. Çalıştay 3 gün boyunca sürecek toplantılarla devam edecek. AB'nin bir kalemde verdiği en büyük hibe "HORIZON 2020-Akıllı Kentler ve Topluluklar Programı", kentlerdeki iklim değişikliği, kontrolsüz kentsel büyüme, sel-taşkın riski, gıda ve su güvenliği, biyo-çeşitlilik kaybı, kentsel doğal ortamın bozulması, kirli-terkedilmiş-atıl kentsel alanların rehabilitasyonu gibi sorunların çözümüne yönelik "doğa esaslı çözümler" geliştirilmesini hedefliyor. HORIZON 2020, aynı zamanda Avrupa Birliği tarafından yürütülen en yüksek bütçeli hibe programı olarak da dikkat çekiyor.  Program çerçevesinde İzmir'in alacağı 2.5 milyon Euro'luk hibe ise AB'nin bir kalemde verdiği en büyük hibelerden biri niteliğinde. İzmir öncü olacak Hibe almaya hak kazanan projesiyle Mavişehir’den Doğal Yaşam Parkı’na, Çamaltı Tuzlası’ndan Menemen Ovası’na kadar olan alanda çevreyi korumak için yenilikçi uygulamaları ön plana çıkaran İzmir, Valladolid ve Liverpool şehirleri ile birlikte doğa esaslı projelerde Avrupa ve dünya kentleri için öncü ve uygulayıcı bir rol üstlenecek. İzmir’de yapılacak örnek uygulama projeleri ile; Karşıyaka’dan İzmir Doğal Yaşam Parkı'na, Menemen Ovası'ndan Çamaltı Tuzlası'na kadar çevreyi korumak için yenilikçi uygulamalar gerçekleştirilecek.  Proje sonuçlandığında ne olacak? İzmir 2015 yılında imzaladığı ve "Sürdürülebilir Enerji Eylem Planı" çerçevesinde 2020 yılına kadar karbon salımını %20 azaltacak. Bunu başarırken temiz ve çevreci tramvayı, geliştirilmiş bisiklet yolu ağı ve enerjisini %100 yenilebilir enerji kaynaklarından karşılayan belediye yapılarıyla örnek olacak. "UrbanGreenUP" kapsamında geliştirilen örnek uygulamalar, 2020 yılına kadar gerçekleştirilmesi gereken bu hedefler için bir sembol olacak. Ayrıca 2040 yılında taahhüt edilen iklim değişikliği uyum çerçevesinde yapılması gerekenlere de örnek teşkil edecek. Ayrıca, "UrbanGreenUp" projesi ile yapılan örnek uygulamalar “İzmir Yeşil Altyapı Stratejisi” ile uyum içinde tüm kente yaygınlaştırılacak. Projede kentlinin tarımla ve tarımsal üretici kooperatifleri ile buluşturulması, İzmir’in yerel kalkınma hedefleri ile uyumlu ekolojik iş-çalışma alanları oluşturulacak. Kent tarımının geliştirilmesi gıda güvenliği ve çevre bilincini geliştirici pek çok önemli uygulama ve etkinliğe destek verilecek.