İzmir Tabip Odası'ndan meslektaşlarına mektup
İzmir Tabip Odası meslektaşlarına Pandemi sürecindeki gelişmeler konusunda bir mektup gönderdi. Mektup şöyle:
"Değerli meslektaşlarımız,
Bildiğiniz üzere ülkemizde yaklaşık yedi haftadır Covid-19 pandemisi ile mücadele sürdürülmektedir.27 Nisan 2020 tarihinde Sağlık Bakanlığı web sitesinde toplam vaka sayısı 112.261, toplam vefat sayısı 2.900 olarak açıklandı. Yapılan açıklamalarda sadece PCR testi pozitif çıkan “vaka”ların esas alındığını biliyoruz. Sağlık Bakanlığı’nın sınırlı paylaşımlarında İzmir en çok vaka görülen ikinci il olarak karşımıza çıkmıştır.
İzmir Tabip Odası Yönetim Kurulu ilk günden itibaren sürecin şeffaf, bilimsel kurallara uygun ve etkin izlemi için gerek ilimiz sağlık yöneticileri gerekse yerel yönetimlerle ve konunun bileşenleri diğer kurum ve örgütlerle işbirliği yapmaya hazır olduğunu bildirmiştir. Ancak ısrarlı taleplerimize karşın İzmir Tabip Odası İl Pandemi Kurulu’nda temsil edilmemektedir. Hiçbir sağlık meslek örgütünün bulunmadığı ve bugüne kadar bir kez toplanan bu kurulun il genelindeki sorunlara bütünlüklü bir çözüm üretemeyeceğini düşünüyoruz.
İzmir İl Sağlık Müdürlüğü pandemiyle ilgili hiçbir veriyi kamuoyu ile paylaşmamaktadır. İzmir Tabip Odası olarak erişebildiğimiz sınırlı verilere göre salgının başından bu yana İzmir’de Covid-19 enfeksiyonu tanısı alan toplam sağlık çalışanı sayısı 447’dir. Bunun 142’si hekimdir. Üç meslektaşımız Covid-19 enfeksiyonu nedeniyle hayatını kaybetmiştir. Bazı meslektaşlarımız maalesef halen yoğun bakımdadır. Oda olarak elimizden geldiğince hasta meslektaşlarımıza veya yakınlarına ulaşarak bu sıkıntılı süreçte destek olmaya sorunlarına çözüm oluşturmaya çalışıyoruz.
Salgın sürecinde sağlık çalışanlarının sağlığının korunması özel bir önem taşımaktadır. Meslektaşlarımızdan yetersiz kişisel koruyucu ekipman (KKE)ile çalışma konusunda çok fazla duyum almaktayız. KKE’lerin yeterli, düzenli ve sürekli biçimde sağlanması gerektiğini birçok kez sağlık yöneticilerine ifade ettik. Odamızın bu süreçte temin edebildiği koruyucu ekipmanlar gönüllü meslektaşlarımız tarafından gereksinimi olan meslektaşlarımıza iletildi ve iletilmeye devam ediyor. Bu konudaki çabalarımıza destek olan, katkı sağlayan kişi ve kuruluşlara teşekkür ediyoruz.
Koronavirüs salgını nedeniyle pek çok hastane pandemi hastanesi olarak çalışmaktadır. Bu nedenle yeni bir çalışma düzenine geçilmiştir. Ancak bu düzenlemelerin planlanması ve hayata geçirilişinde yaşanan sıkıntılar meslektaşlarımızca odamıza iletilmektedir. Sorunların çözümü için hastane yöneticileri ve hekimlerle görüşülmüş, çalışma koşullarının iyileştirilmesi için çalışanlarla işbirliği yapılması önerilmiş, eşit ve adaletli bir görev paylaşımı için çaba harcanmıştır.
Sürecin en başından bu yana vurguladığımız gibi salgında en önde çalışan hekimlerin haftada bir testlerinin yapılması, özellikle hastalığı bulgu olmaksızın geçirenlerin saptanması için gereklidir. Sağlık çalışanları hastalığı hem hastalarına hem de diğer sağlık çalışanlarına ve ailelerine bulaştırma potansiyeli taşımaktadır. Bütün ısrarlı çağrılarımıza karşın bu talebimiz ne yazık ki karşılanmamıştır. Ancak yüksek temas şüphesi olan ya da hastalık bulguları olanlara test yapılmaktadır.
Her gün çok sayıda hasta ile karşılaşan ve evlerindeki bireylere hastalık bulaştırma kaygısı taşıyan hekimler ve sağlık çalışanlarının kalabileceği yerler ayarlanması için İzmir Büyük Şehir Belediyesi (İBB) ile işbirliği yapılmış,kent merkezinde üç otelin bu amaçla sağlık çalışanlarına tahsis edilmesi sağlanmıştır. Ayrıca Covid-19 tanısıyla izolasyonda olan, hastane dışında kalacak yer sorunu bulunan sağlık çalışanları için İBB ve İl Sağlık Müdürlüğü ile iletişime geçilmiştir. İBB Kaynaklar’da bu durumdaki hekimler ve sağlık çalışanlarının kalabileceği bir yer hazırlamıştır.
Hekim ve sağlık çalışanları, Covid-19 pozitif olduklarında çalıştıkları kurumlar tarafından ne olursa olsun iş kazası ve meslek hastalığı olarak yorumlanmamakta ve bu konuda resmi bildirimlerinin yapıldığına dair bir bilgi verilmemektedir. Hatta Covid-19 nedeniyle vefat eden hekimler ve sağlık çalışanlarının bile bildirimlerinin yapılmadığı anlaşılmaktadır. Konuyla ilgili olarak İl Sağlık Müdürlüğü ve başhekimliklere yazı gönderilmesine karşın hala bildirim yapılmamaktadır. Sağlık çalışanlarında Covid-19’un iş kazası/ meslek hastalığı olarak kabul edilmesi için Sağlık Bakanlığı ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı nezdinde girişimlerimiz devam edecektir. Konunu ısrarlı takipçisi olmayı sürdüreceğiz.
Kamu hastanelerinde çalışan meslektaşlarımızdan ek ödemelerle ilgili sorunlar da Odamıza iletilmektedir. Pandemi şartlarında sağlık hizmeti sunabilmek için büyük bir özveriyle çalışan hekimler arasında ek ödemede yaratılan adaletsizlikler, sağlık ekibinin motivasyonunu olumsuz etkilemektedir. Odamız bu konuda iletilen yakınmalara, yaşanan adaletsizliklere müdahil olmaktadır.
Pandemi sürecinde sağlık çalışanı ihtiyacı olacağı nedeniyle izinleri yasaklayan, istifa, emeklilik ve görev değişikliklerini askıya alan iktidar, işverenlere çalışanları üç aya kadar ücretsiz izine çıkarma hakkı tanıyan yasayı geçen hafta Meclisten geçirmiştir. Özel sağlık kuruluşlarında çalışan hekimler ücretsiz izne çıkarılmaya başlanmış, bir bölümünün ise gelirlerinde belirgin düşme olmuştur. Odamız derhal harekete geçerek pandemi süresince sağlık hizmetlerinin aksamaması, artan sağlık çalışanı gereksiniminin karşılanması ve sağlık çalışanlarının geçimlerini sağlayacak bir işte çalışabilmelerinin sağlanması için hazırladığı çözüm önerilerini basın ve kamuoyu ile paylaşmıştır. Bu konunun takipçisi olmayı sürdüreceğiz.
İzmir Tabip Odası olarak bu salgında en önde mücadele eden hekimler ve sağlık çalışanlarının sorunlarını yetkililere iletmek, çözüm bulmak için çalışıyoruz, çalışmaya devam edeceğiz. Meslektaşlarımız arasında ve tüm toplumda dayanışmanın hepimize iyi geleceği düşüncesiyle salgının en kısa sürede ve en az kayıpla sona ermesini diliyoruz."