Egeli doktora öğrencisi Avrupa’da 100 genç bilim insanı arasına girdi

Avrupa Biyokimya Dernekleri Federasyonu (Federation of Biochemical Societies, FEBS), her yıl birliği oluşturan 39 Avrupa ülkesinde biyokimya ve moleküler yaşam bilimleri alanında çalışan genç araştırıcıların arasından 100 bilim insanını seçerek Genç Bilim İnsanları Forum’una (Young Scientist Forum, YSF) davet ediyor. Özgeçmişleri ve başvurdukları çalışmaları sıkı bir elemeden geçen ve davete layık görülen bu yılın araştırıcıları, 45. FEBS Kongresi öncesi Hırvatistan’da düzenlenecek olan foruma katılacak. Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya Anabilim Dalı doktora öğrencisi Araştırma Görevlisi Zihni Onur Uygun da bu 100 genç bilim insanı arasına girmeyi başardı. Danışmanı ve proje yürütücüsü EÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Ferhan Sağın ve Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Levent Yeniay ile planladıkları TÜBİTAK-1001 projesi ile desteklenen doktora tezi ile YSF’ye katılacak bilim insanları arasında yer alan Arş. Gör. Uygun, EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak’ı ziyaret ederek çalışmaları hakkında bilgiler verdi. Ege Üniversitesinin genç ve dinamik araştırıcılarından biri olan Arş. Gör. Uygun’un başarısıyla gurur duyduklarını söyleyen Rektör Budak, “Üniversitemizde bilimsel faaliyetlerini hız kesmeden sürdüren akademisyenlerimiz, ülkemizin geleceğinde donanımlı bireyler yetiştiriyor. Alanlarında birer uzman olmak için yoğun bir çaba içinde olan gençlerimizi bizler de her zaman destekliyoruz. Avrupa’daki 100 genç bilim insanı arasına girmeyi başaran genç araştırıcımız Uygun’u ve danışmanlarını tebrik ediyorum. Gurur duyduğumuz gençlerimize maddi ve manevi desteklerimiz artarak devam edecek” diye konuştu.  CRISPR-Cas9 genomik düzenleme teknolojisinin biyoelektronik sistemlerde meme kanseri tanısı için kullanılmasına yönelik doktora tez çalışmasını diğer Avrupalı genç araştırıcılarla ve saygın bilim insanları olan forum eğiticileriyle tartışacağı toplantıya katılmaktan onur duyduğunu belirten Uygun, “Kullandığımız yöntemin ve çalışma sonuçlarımızın kanser erken tanısında önemli bir ilerleme sağlayacağına inanıyoruz. Bu yöntem sadece meme kanserinde değil, genetik mutasyonlarla ilişkili pek çok kanser türünde erken tanıda önümüzü açacak bir klinik potansiyel taşıyor. Bu nedenle Ege Üniversitesinin ve ülkemizin araştırma gücüne iyi bir örnek oluşturacağı konusunda çok umutluyuz” dedi.