Çocuklar tiyatroya koşarak gelmeli
Konak Belediyesi’nin Dünya Çocuk ve Gençlik Tiyatrosu Günü’nün 50. yılı dolayısıyla düzenlediği Çocuk Tiyatrosu Çalıştayı’nda tiyatronun çocuklar için tüketim değil, üretim aracı olduğu vurgulandı.
İzmir’in merkez ilçesi Konak, 20 Mart Dünya Çocuk ve Gençlik Tiyatroları günü dolayısıyla düzenlenen ‘Çocuk Tiyatrosu Çalıştayı’na ev sahipliği yaptı. 20-22 Mart tarihleri arasında Konak Belediyesi Türkan Saylan Alsancak Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen çalıştayın ilk günü iki oturum halinde gerçekleşti. Dünya Çocuk ve Gençlik Tiyatrosu Günü’nün 50. yılı kutlama programı çerçevesinde düzenlenen çalıştayda, ‘Çocuk Tiyatrosu’nun Çağ ve Toplumla Bağları’ ve ‘Çocuk Tiyatrosu’nda Oyun-Seyirci İlişkisi’ konulu söyleşiler gerçekleştirildi. Tiyatro sanatına uzun yıllar emek vermiş usta isimlerin yanı sıra İzmir’de faaliyet gösteren çocuk tiyatrolarının yöneticileri ve oyuncuları katıldığı çalıştayda; çocuk ve gençlik tiyatro oyunlarının nasıl sahnelenmesi gerektiği, dramatik örgüsü, oyun- seyirci ilişkisi gibi konular ele alındı.
TİYATRO ÜRETİM ARACIDIR Bu yıl Konak Belediyesi’nin ev sahipliğinde gerçekleşen çalıştayda 20 Mart Dünya Çocuk Ve Gençlik Tiyatrosu Günü Bildirisi de hazırlandı. Tiyatro Eğitim Derneği Başkanı Kemal Oruç tarafından hazırlanan ve ‘Oyun Özgürlüktür!’ başlığı ile sunulan bildiride; “Tiyatro çocuk için bir tüketim değil, üretim aracıdır. Çocuk, tiyatroya koşarak gelmeli, orada aklını ve yüreğini beslemeli, eylemde bulunabilmeli ve gerçeğe dönüştürebileceği hayaller tasarlayabilmelidir” denildi. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Tiyatro Bölümü Öğretim Üyesi Tülin Sağlam da, Türkiye’de ilk Çocuk Tiyatrosu’nun Darülbedayi’de 1 Ekim 1935’te ‘Çocuklar İçin İlk Tiyatro Dersi’ adlı oyunla başladığını belirterek, aradan geçen 80 yılda yapılanların iyi niyetli çabalardan öteye geçmediğini söyledi. Sağlam, “Salonlarımız çocuklarımızı büyüklerin oturduğu ve oyun izlediği, onlara göre yapılmış koltuklarda oturtup eziyet içinde oyun seyretmeye mahkûm ediyorsak, bunun nedeninin, bu güne dek yapılan yanlışları bilip, görüp ama tekrarlamakta ısrar etmemizden kaynaklandığını unutmamamız gerekiyor” diye konuştu.
YEREL YÖNETİMLER DESTEK OLMALI Çocuk Tiyatrosu Çalıştayı’nın son gününde ise sonuç bildirgesi yayınlandı. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Tiyatro Bölümü Öğretim Üyesi Tülin Sağlam, Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sahne Sanatları Bölümü’nde Yüksek Lisans öğrencisi Selda Uzunkaya ve Tiyatro Eğitim Derneği Başkanı Kemal Oruç tarafından hazırlanan bildirgede, çocuk tiyatrosunun geliştirilmesine dönük öneriler ve yapılması gerekenler vurgulandı. Bildirgede çocuk tiyatrosu alanında eğiticilikten ziyade sanatsal düzeyin öncelikli olması gerektiği belirtilirken, oyunların yaş gruplarının mutlaka belirtilmesi gerektiği dile getirildi. Ayrıca çocuk tiyatrosunda oyuncu-seyirci ilişkisinin de gözetilmesi öne çıkarıldı. Yerel yönetimlerin çocuk tiyatrosunu desteklerken uzmanlardan oluşan bir danışma kurulu ile çalışmasının gereğinin altının çizildiği bildirgede, eleştiri mekanizmasının desteklenmesi gerektiği de dile getirildi. Ayrıca yerel yönetimlerin, ilgili devlet kurumlarının, özel çocuk tiyatrolarının prodüksiyonuna katkı sağlamaları da istendi. Yerel yönetimlerin bilimsel ve eğitsel çalışmalara da olanak sağlaması gerektiğinin de vurgulandığı bildirgede çocuk tiyatrosu alanında çalışma yürüten Uluslararası Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Birliği (ASSİTEJ) Türkiye Merkezi çatısı altında birleşme çağrısı yapıldı.