Görevi kötüye kullanarak, yolsuzluk,
kayırmacılık, usulsüzlük, ihtilas, zimmet,
rüşvet suçlamalarıyla, haklı, ya da haksız,
ithamlara muhatap olan, 4 eski bakan ile ilgili,
TBMM'sinin oluşturduğu komisyon kararı,
adı geçen bakanların lehine sonuçlandı...
Hem de, 15 (1 kişi eksiğiyle, 14) kişilik komisyonda,
oy kullanma hakkı olan, 9 AKP'li üyelerin,
tamamının oyları ile, çoğunluk esasına dayanarak,
bu karar verildi!...Yani, 5'e karşı, 9 oy ile!...
Böyle bir sonucun ardından;
Şimdi;
Soruyorum!...
Kamu vicdanı rahat edebilecek mi?
Şaibeler, yok olabilecek mi?
Neyin gerçek, neyin gerçek dışı olduğu,
nasıl anlaşılabilecek?
Açık ve dürüstçe, bir yargılama olmadan,
adı geçen bakanların, suçsuzlukları, ya da,
suçlulukları, nasıl anlaşılacak?...
Bu durumda, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin,
tüm milletvekillerinin, komisyon üyelerinin,
parti yöneticilerinin, 81 il başkanlarının,
957 ilçe başkanlarının, yönetim kurulu üyelerinin,
sayıları 8 milyonu aşan Türkiye'deki AKP üyelerinin,
sempatizanlarının, inanarak oy veren seçmenlerin,
gerçek anlamda, içleri rahat mı?
Komisyonun, 9 AKP'li
üyesinin tamamının oyu ile, çoğunluk esasına göre verilen karar,
adalet ilkelerine uygun mu?. Sıradan bir vatandaş için,
bu tip ayırımcılık, kayırmacılık, yapılabiliyor mu?...
Bütün bu sorular, bir seçmen ve tarafsız bir vatandaş olarak,
benim aklıma geliyor...
Veeee....Rahatsız oluyorum....Açıkçası!....
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!