Ağustos Ayına da acılarla, hüzünlerle girdik. Bir türlü durmak bilmeyen Şehit cenazelerinin yanı sıra ard arda çok önemli değerlerimizi de yitirdik ve toprağa verdik. Türkiye’mizde “Halkla İlişkiler ve İletişim Biliminin” Kurucusu Prof. Dr. Alaeddin Asna’yı İstanbul’da toprağa verdik. Dünyaca ünlü, Türkiyemizin medarı iftiharı Ressam, Fotograf Sanatçısı, Yazar, Şair ve Gazeteci, İnsanlık Ustası Fikret Otyam’ı yitirdik ve toprağa verdik. Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı da yapmış, İzmir Noterler Odası’nın kurucu Başkanı, eski İzmir 15’nci Noteri, iyiliksever ve hayırsever değerimiz, başarılı hukukçu Esat Fero’yu da yitirdik ve toprağa verdik. Ağustos ölümleri bitmek bilmiyor. İzmir’lilerin çok sevdikleri değerlerimizden, çok yönlü bir kültür ve sanat adamı ve insanlık ustası olan Tarık Dursun Kakınç’ı da maalesef yitirdik ve toprağa verdik. Tarık Dursun K. Gerçek anlamda bir İzmir servdalısıydı. Karşıyakalıydı. Son yıllarını Foça’da yaşadı. Karşıyaka sahilinde ki evinde öldü. Türkiye’de Sinema sanatının da öncüsüydü. Yüzlerce eserinden bazıları yabancı dillere de çevrildi. Geçtiğimiz haftanın başında 15’nci ölüm yıl gününde Gültepe’de andığımız 68 kuşağının dervrimci ve halkçı önderlerinden Aydın Erten’in anma törenine yüzlerce kişi katıldı. Aydın Erten’in adına bir “Yerel Yönetim Bilim Akademisi” açılması istendi. Belediyelerimizin düzenledikleri festivaller, şenlikler şehit ölümleri nedeniyle eğlence yönü olmadan, mütevazi etkinliklerle sürdürülüyor. Güzelbahçe Belediye Başkanı Mustafa İnce’nin davetiyle Bugün Ben de <Geleneksel Payamlı Bardacık Festivali>’ndeyim. Juri Üyesi olarak Payamlı’lı bardacık ureticilerine Ben de destek vereceğim. Sizleri de beklerim. Sadece Ege’nin ve İzmir’in değil, tüm Türkiye’nin en önemli organizasyonu; İzmir Enternasyonal Fuarı, Evrensel kimliğiyle bu yıl 84’ncü kez yine Kültürpark’ta düzenleniyor.
28 Ağustos 2015 Cuma günü Saat:18.00’de Kültürpark Atatürk Açıkhava Tiyatrosu’nda açılacak olan ve 6 Eylül akşamı kapanacak olan vazgeçilmez Cumhuriyet değerimiz Fuarımızda bu yıl, “Eğitim” teması işlenecek. Onur Konuğu kentimiz ise; son yılların en çok gelişen ve aşama kaydeden modern kenti, Yılmaz Büyükerşan’ın “Eskişehir ilimiz” olacak. Partner Ülke ise “Türkmenistan Cumhuriyeti ” olacak. Fuarda bu yıl, Atatürk Cumhuriyetiyle birlikte gelişen ve değişen eğitim konusu çok geniş anlamda işlenecek. Resmi öğrenim kurumları, Üniversiteler, Orta ve ilk öğretim, vakıf ve özel öğrenim kurumları kendilerini tanıtacaklar. Halen uygulanan ve uygulanacak olan öğrenim ve eğitim sistemleri esas alınarak bu alanda faaliyet gösteren öğrenim kurumları, eğitim araç ve gereçleri üreticileri ile ithal eden firmalar ve kuruluşlar ile Sivil Toplum Örgütleri, Milli Eğitimin ve İZFAŞ Fuarcılık’ın denetim sorumluluğunda; spesifik etkinlikler düzenleyecekler. Panel, Seminer, Toplantı ve Forumlarda yeni ve çağdaş eğitim-öğretim yöntemleri gündeme getirilecek, araştırılacak ve tartışılacak. 28 Ağustos’dan 6 Eylül gecesine kadar tam 10 gün ekonomik, sosyal ve nostaljik anlamda 12 ana başlıktan oluşan olağanüstü ve rengarenk etkinlikler yaşanacak. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ile İZFAŞ Yönetimi ve çalışanları ayrıcalıklı ve renkli bir fuar için aylardan beri çalışmalarını aralıksız sürdürüyorlar. Bu yıl ki tek eksikliğimiz; “9 Eylül İzmir’in Kurtuluş Bayramı” nın Fuarla birlikte yaşanılmayacak oluşudur. Dünya’da ve Avrupa’da en az 100 yıllık geçmişe sahip; Fuar ve Sergicilik kavramı, Türkiye’de ilk kez “1923 İzmir İktisat Kongresi” sırasında açılan “Yerli Malları Sergisi” yle kendisini göstermiştir. Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın yeni Cumhuriyet Türkiye’sini kurarken başlattığı bu çağdaş atılım sayesinde günümüzün Türk Fuarcılığı doğmuş ve gelişmiştir.
İzmir Enternasyonal Fuarı, Dünya genelinde en eski fuarlardan biridir. Merkezi Paris’te bulunan UFI’nin de 83 yıllık üyesidir. UFI’ye kabul edilen ilk ve tek Türkiye Fuarıdır. Son yıllarda Sergicilik ve Fuarcılık, Türkiye’de de olağanüstü gelişmeler göstermiştir.
Ulusumuzun kalkınma sembolü olan İzmir Fuarı, Cumhuriyet’in ilk yıllarında henüz emeklemekte olan yerli imalatçı ve tüccarlarımıza çalışma ve moral azmi kazandırmıştır. Türk Ulusu ve İzmir’liler, İzmir Fuarı’yla övünmelidir. Özellikle Dr. Behçet Uz , tam 83 yıl önce 1932'de şimdiki Fuarın kurulduğu ve istilacı emperyalist düşmanın yakıp yıkarak harabeye çevirdiği yangın alanı denilen şimdiki Kültürpark alanını; "Bu enkazı siz 40 yılda ancak kaldırabilirsiniz" diyenleri utandırırcasına 23 ay gibi kısa bir sürede tertemiz yaptırmayı başarmıştır. Dr. Behçet Uz’a, Kültürpark alanında ki enkazın temizlenmesinde; Yol Müteahhidi Bayburt’lu Niyazi(Ersoy) ile İtfaiye Kumandanı Konyalı Uzun İbrahim(Günay) Yardım etmişlerdir. Tonlarca enkazı gece gündüz taşıyan arabaların atlarından 168 tanesi ölünce Dr. Behçet Uz, Kültürpark’ın Yapımında Ölen Atlar İçin, yakın dostu Heykeltraş Şadi Çalık’a bir Anıt dahi yaptırmıştır. Şu anda eski Hayvanat Bahçesi alanında bulunan bu kıymetli “Anıt Çeşme’nin gerçek yeri Basmane 9 Eylül Kapısı girişinde, şimdiki Behçet Uz Heykeli’nin bulunduğu yerin yanındaydı. Birileri 1963 yılında oradan kaldırmış, o zamanki Hayvanat Bahçesi’ne götürüp koydurmuş! Şimdi de bu önemli Anıt’ın hiç ilgisi olmayan Sasalı’da ki Doğal Yaşam Parkı’na götürülmesinin endişesi içindeyim. İnşallah böyle bir yanlışlık yapılmaz. Bu “Anıt Çeşme” Kültürpark’ın Yapımında ölen atların anısına yapılmıştır. Dünyanın ilk “Hayvan Dostu Anıtı” olan bu anıt, Kültürpark’ta daha güvenli bir yerde korunmalıdır.
İlk kez 1923 İzmir İktisat Kongresi'nin beraberinde ihracatçı Şerif Remzi (Reyend) Bey'in İzmir'in Konak semtindeki incir-üzüm işletmesinde Yerli Mallar Sergisi adıyla açılan, sonra 1927 yılına kadar Mithatpaşa Sanatlar Mektebi'nde devam eden, 1929’dan itibaren 6 kez de Pasaport'taki Gazi Heykeli'nin arkasında; şimdiki Büyük Efes Oteli'nin bulunduğu alanda İzmir Dokuz Eylül Panayırı adıyla açılan İzmir Beynelmilel Fuarı, gerçek kimliğini, 84 yıl önce, Dr. Behçet Uz ve arkadaşlarının İzmir'e kazandırdıkları Kültürpark içinde ki düzenlenmesiyle bulmuştur. 20 Ağustos 1936’da görkemli bir törenle açılan ilk Kültürpark’ın ve İzmir Beynelmilel Fuarı’nın Açılış Töreni’ne Başvekil İsmet İnönü, Mareşal Fevzi Çakmak ile birlikte Kabine ve Parlamento üyeleri de katılmışlardı.
Churchill’in İngiltere’si, Hitler’in Almanya’sı ile Stalin’in Sovyet Rusya’sı ise Kültürpark’da ki bu fuarın ilk katılımcı yabancı ülkeleriydi. Milli Panayır'dan Beynelmilel (Enternasyonal) Fuar'a geçilen harekette; Belediye Reisi Dr. Behçet Salih Uz Bey’in, Vali Kazım Dirik Paşa'nın, Mıntıka Ticaret Reisi Cemal Ziya Bey'in, Ticaret Bakanlığı Komiseri Suat Şakir Bey'in, sonradan İzmir Belediye Reisi Olan Belediye Daimi Encümen Azası Reşat Leblebicioğlu'nun, Kültürpark’ın Fikir Babası Belediye Reis Vekili Suad Yurtkoru'nun, Türk Ofis Raportörü Rahmi Zallak'ın, Orman Baş Mühendisi Ali Cevat Ziya Bey’in, Belediye Başmühendisi Cahit Çeçen'in Ve Belediye Baştabibi Dr.Ali Büket İle Gazeteci - Yazar Adnan Bilget'in (Eski Milletvekili Tunç Bilget’in Babası) üstün hizmetlerini hiç unutulmamalıdır. Onları daima rahmet ve sevgiyle anmalıyız.
İzmir Fuarı'nın 20'nci yüzyıldan İz Bırakmış Bir Türk Gurur Abidesi olmasını sağlayanlar; milli mücadele sonrasında; savaştan yeni çıkmış yorgun Türkiye'mizin Kalkındığını ve Geliştiğini dosta, düşmana enternasyonal bir pencereden göstermişlerdir. 2015 yılı, 84’ncü İzmir Enternasyonal Fuarı Açılış Töreni heyecanını Ben şahsen bu yılda Lozan Meydanı’nda yaşamak isterdim. İzmir Fuarı’nın açılış törenleri, her zaman Fuarın Dokuz Eylül Kapısı önünde ya da Lozan Kapısı önünde yapılmalıdır. Halk, Açılış heyecanını yaşamalıdır. İzmir Enternasyonal Fuarları, geleneklerimize uygun olarak Gaziemir’de ki yeni fuar alanında değil de Kültürpark’ta düzenlenmelidir. Kültürpark; Kültür ve Sanat Tesisleriyle, Doğal Zenginlikleri ile Göl ve Havuzları ile, Lunaparkları ve Botanik Bahçeleri ile, Spor Tesisleri, Müzeleri ve Kütüphaneleri ile yeniden tanzim edilmelidir. Halkımızın; Çay Bahçelerinde, Semaver ve Nargile Köşelerinde ve müstesna yeme-içme noktalarında yılın 12 ayı dinlenebilecekleri gerçekten bir “Kültürpark Alanı” varlığını korumalıdır. Bizim gibi; 1950’li, 1960’lı, 1970’li, 1980’li ve 1990’lı yılların Fuarlarını Kültürpark’ta yaşayanların, Safiye Ayla’ları, Zeki Müren’leri, Müzeyyen Senar’ları, Ferdi Özbeğen’i, Nüket Duru’yu, Hamiyet Yüceses’i, Emel Sayın’ı, Ayla Dikmen’i, Neşe Can’ları, Tanju Okan’ları, Gönül Yazar’ları, Yıldız-Ahmet Gazi Ayhan’ları, İsmail Dümbüllü’leri, Muammmer Karaca’ları, Muzaffer Hepgüler’leri, Nejat Uygur’ları, Ulvi Uraz’ı, Avni Dilligil’i, Aziz Basmacı’yı, Suna Pekuysal’ı, İstanbul Şehir Tiyatro’larını, Lüküs Hayat Opereti’ni, Buz Revüleri’ni, Enternasyonal Sirkleri, Akrobasi Sanatçıları’nı, Pala Halit Lakaplı Halit Karabilgin’in Palmiyeler Gazinosu Akşamlarını, Necdet Yazar’ın Göl Gazinosu gecelerini, Saffet Kuyaş’ın Mogambo da ki, Ali Ulutanır’ın Kübana da ki doyumsuz Haşmet Uslu’lu Fuar Geceleri’ni, Cemal ve Atalay Noyaner’in Akasyalar Bahçesi’nde ki Akşam Sefalarını, Özdemir Hazar’ın İzmir Sohbetlerini unutmaları mümkün değildir. Ahh Nerede O Eski Fuarlar...
O Fuarlarda Bülbüller öterdi...
13 gün sonra; 28 Ağustos 2015 Cuma Akşamı kapılarını evrensel dünyaya 84. kez açacak olan İzmir Enternasyonal Fuarı’mız için yapılan hazırlıkların başarılı geçmesini diliyorum. Halkla bütünleşecek nostaljisi bol bir Fuar diliyorum.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!