Makas açılıyor

Karşıyaka bu hafta adeta geçtiğimiz haftalardan ders çıkaran bir onbirle sahadaydı. Sezon başından beri alarm veren ve geçtiğimiz hafta ısrarla üzerinde durduğum takım savunması konusundaki eksikliği gidermek adına bu hafta çok daha dinamik oyunculardan oluşan bir ortasaha dörtlüsü tercih edilmişti. Haftalardır oyuna ağırlığını koymaya çalıştığı 5-10 dakikalık kısa periyodlar haricinde sahada yürüyen Mehmet Eren’in kulübeye çekilmesi ve ilk haftaların etkili ismi Tayfun’un formasına kavuşması, Cüneyt hocanın en büyük doğrularından birisiydi. Formanın adaletli dağılması, takımdaki tüm oyuncaların daha fazla hırslanmasını sağlayacaktır. Takımdaki her oyuncunun formayı kazanabileceğini veya vazgeçilmez olmadığını bilerek şevkle çalışmak zorunda olması, Karşıyaka’nın seviyesini daha yukarılara çekecektir. Hocanın bu kararının ilerleyen günlerde takımı psikolojik açıdan çok olumlu etkileyeceğini düşünüyorum.

Yeni kurulan ortasaha dörtlüsünün lig boyunca Karşıyaka’yı taşıyıp taşıyamayacağı tartışılır ama hocanın bu bölgedeki sorunun üzerine doğru bir mentalite ile gittiğini görmek sevindirici. Önümüzdeki hafta Ömercan yerine Mehmet Akgün’ün ve gördüğü kırmızı kartla cezalı duruma düşen Zeki’nin yerine Tugay’ın formayı sırtına geçirdiğini görebiliriz. Birkaç maç içerisinde bu bölgedeki sorun çözüme kavuşturulacak ve artık Karşıyaka’nın ortasahası bir düzene oturacaktır.

Bu maçın en dikkat çeken olayı Karşıyaka’nın çok daha aklı başında, kendisini bilerek oynamasıydı. Belki yine iyi bir oyun sergilenmedi fakat takım mental olarak daha iyi bir seviyedeydi. Takım savunmasını güçlendirmek adına oyuncuların birbirine daha yakın oynadığını ve enerjilerini ekonomik kullandıklarını gördük. Karşıyaka üstünlüğü tam anlamıyla ele geçiremese de başarılı bir şekilde alan savunması yaparak oyunu 40-50 metrelik bir alana hapsetmeyi başardı. Sahada rakibinin oyununu bozan  ve hataya zorlayan bir takım vardı. Günümüz modern futbolunda oyunun ne kadar mesafede oynandığı büyük bir önem arz ediyor. Eğer başarı hedefleniyorsa Karşıyaka’nın bugünkü gibi oyunu kısa mesafede oynamayı alışkanlık haline getirmesi şart.

Radikal kararlar şart

Yeşil kırmızılı ekibin bu maçtaki en büyük sorunu pozisyon vermesinden çok pozisyon bulamamasıydı. Atamayana atarlar derler, Karşıyaka da yediği şansız bir golle Antep’te üç puanı bıraktı ve ligin üst sıralarıyla aradaki makas iyice açıldı. Yenilen golde Duric’in yaşadığı şanssızlık Agayev’in hatasının üstünü örtmemeli. Azeri file bekçisi gereksiz yere iki adım öne çıkınca topu ağlarında gördü. Agayev sezon başından beri hatalı çıkışlarıyla dikkat çekiyor. Bu maçta da en az iki pozisyonda daha çıkış zamanlamasını ayarlayamayarak rakibin tehlike yaratmasına sebep oldu. Yaptığı hatalar ilerleyen haftalarda da takımın başını ağrıtabilir.

Her ne olursa olsun Antep’te kaybedilen üç puan takımdaki taşları yerinden oynatacaktır. Cüneyt hocanın artık radikal kararlar alarak bu kötü gidişe dur demesi gerekiyor.

Fall’un Suarez özentisi

Gol yollarında bir türlü isteneni veremeyen Fall her hafta daha asabi bir futbolcu haline geliyor. Tecrübeli golcünün maç içindeki faul sayısında ciddi bir yükseliş var. Maçın ilk yarısındaki bir duran topta rakibini ısırmaya yeltenmesi aklıma Suarez’i getirdi. Fall Uruguaylı yıldızı çok yanlış bir yönden örnek alıyor. Bir an önce kendini toplaması ve oyununa odaklanması gerekli. Keşke kendisini yaptığı hareketlerle değil, attığı gollerle Uruguaylı dünya yıldızına benzetebilsek. Golcü futbolcunun birkaç maç kulübüye çekilmesi ve Gökhan Ünal’ın onbirde sahaya çıkması takım adına çok daha faydalı olacak gibi gözüküyor.