Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun İzmir 2. Bölgeden ön seçime girme kararı, Haziran’da İzmir’deki seçimi zorlu bir yarışa sokacağa benziyor. CHP’liler 2011 seçimlerinde 2. Bölgede kazandıkları milletvekili sayısını artırmak, genel başkanlarından tam not almak için mücadele edecekler.
CHP ara farkla İzmir’de seçimi kazanmaya çalışacak. AK Parti, MHP ve HDP’de buna kayıtsız kalmayarak, çalışmalarını daha çok yoğunlaştıracak.
AK Parti 2. Bölgede 2011 de kazandığı milletvekili sayısını 6 ye, MHP 1 olanı 2’ye, HDP Türkiye barajını ve 10’luk bölge barajını aşarak 1 milletvekili çıkarmayı hedeerken, Kılıçdaroğlu’nun 2. Bölge adaylığı, AK Parti, MHP ve HDP’yi ciddi bir yarışın içine sokacak. Sadece 2. Bölge değil 1. Bölgede de yarış oldukça çekişmeli geçecek. CHP’nin 201 yerel seçimlerinde Türkiye’de Beşiktaş’tan sonra %70,47 ile en çok oy aldığı Karşıyaka’da bu oranı artırmaya çalışacak. Diğer ilçelerde de aldıkları oy oranlarını artırmak için de CHP’liler yoğun mesai yapacak.
CHP Karşıyaka İlçe Başkanlığı tarafından düzenlenen CHP 2. Bölge milletvekili aday tanıtım ve dayanışma etkinliğini izledim. İzmir başbakan çıkaracak söylemleri herkesin ağzındaydı. Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar’ın “Cumhuriyet Halk Partililere tek bir şey düşer o da birbiri ile değil, Türkiye’yi bataklığa sürükleyen İktidar ile mücadele düşer” sözü ve İl Başkanı Serter’in 2 Mart’tan sonra da aday adaylarının aynı şekilde çalışacaklarına dair aday adaylarından söz alması, bana göre çok anlamlıydı. Yarışın zorlu olacağının da habercisiydi. Lenin “Örgütlenmiş azınlıklar, çoğunluğu yönetir” demiş. Seçimi, seçimde iyi örgütlenecek parti kazanacak. Partilerde yengeçler çoğaldığı zaman başarısızlık kaçınılmazdır. Bir yengeci tek başına bir sepete koymuşlar, yengeç sepetten kolayca çıkmayı başarmış. Sonra yengecin yanına birkaç yengeç daha koymuşlar, yengeçlerden biri çıkarken, diğerleri onu ayaklarından çekip dışarı çıkmasına engel olmuş. Hangi partide olursa olsun önünde başka adayın yengeç misali başarısını içine sindireme yenler, kendine de partisine de zarar verecek. Yaşam bu... Sizler de, sepetten her çıkışınızda, diğerleri tarafından geri çekildiğinizi düşünebilirsiniz. Önemli olan o sepetten çıkarken, sizi engelleyen yengeçleri bilmenizdir. Bu yengeç hikayesi siyasette çok yaşanır. Yanınızda zannettiğinizi, karşınızda görebiliyorsunuz. Görüşlerini çok önemsediğim bir dostumun görüşünü de yazmadan geçmeyeyim. Tire, Ödemiş, Bayındır, Torbalı, Kiraz bölgesini temsilen birini aday gösterecek partinin iyi bir oy oranını yakalayacağını söylüyor. Bence çok doğru söylüyor.
***
Karşıyaka Protokolünün aylık kahvaltıda buluşma toplantılarını çok yararlı olduğuna inanıyorum. Bu toplantıda kamu, özel kurum ve kuruluş yöneticileri bir araya geliyor, Karşıyaka’nın sorunları tartışılı yor. Son toplantının, en çok bana yararı olduğunu sanıyorum. Sohbet sırasında 6 ay içinde iki defa uykumda boğulma tehlikesi geçirdiğimi İzmir Üniversitesi MEDİCALPARK Karşıyaka Hastanesi Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Zafer Beken ve has tanenin Genel Müdürü Veysi Kubba’ya anlatınca beni hastanelerinde bir gece misafir ederek uyku apnesi uykuda ölümle sonuçlanabiliyor testini yaptırdılar. Kendilerine, tedavi sırasında yakın ilgilerinden dolayı Yrd. Doç. Dr. Ahmet Tolga Öz’e, ahin Akkoyun’a ve bu toplantıların devamını sağlayarak buna vesile olan, durumu takip ederek beni yalnız bırakmayan, güzel insan Karşıyaka Kaymakamı Sadettin Yücel’e sonsuz teşekkürler.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!