10 gün önce, 29 Ağustos’ta “lojistik” ana temasıyla açılan, Türkiye ve Ege ekonomisinin kalbini attıran, “83’ncü İzmir Enternasyonal Fuarı’mızın”, yabancı ülkelerin katıldıkları enternasyonal süresini 2 Eylül akşamı kapatmıştık. 7 Eylül itibarıyla bu akşam da; fuarımızın 10 günlük ulusal süresini kapatıyoruz. Şayet; “hadi göremedik, gidip de görelim” diyorsanız; bu gün Saat:23.00’e kadar, 83’ncü fuarımızı son kez görebilirsiniz. Belki; ilk kez duyanlara çok garip gelecek. Dünyada ilk 5 günü uluslararası olup ta, son 5 günü ulusal olan ve 10 gün süren ilk ve tek fuar, İzmir Enternasyonal Fuarı’dır. 65 yıllık Yaşamının tam 17 yılını, İzmir Enternasyonal Fuarı’nın iyiliği için çalışmış ve emek harcamış bir kişi olduğum için ve de 2’si İzmir’de düzenlenmiş sayısız “Dünya Fuarlar Birliği (UFI)” kongresini de izlemiş olduğum için bu işleri çok iyi bilirim. Aslında İzmir ve Türkiye olarak, en başta UFI statüsü olmak üzere hiçbir güç bizi böyle bir uygulama yapmaya zorlamıyor. Birisi kuyuya bir taş atmış. Hala o taş orada duruyor. Yıllardır hiç kimsenin o taşı oradan çıkartmaya, yani köklü ve ciddi bir değişim yapmaya niyeti yok. Esasında biz; 70’li, 80’li yıllarda, Merhum efsane Belediye Başkanımız İhsan Alyanak’ın Belediye Başkanlığı döneminde, Merhum Başkan Danışmanı Ahmet Dönmez, Merhum Başkan Yardımcısı Cumhur Gürüz ve o yılların çalışkan ve başarılı Fuar Müdürü Hamdi Asena ile birlikte bu işin çözümünü bulmuştuk. Uluslararası Fuarlar Birliği(UFI)’nin de verdiği onayla “İzmir Enternasyonal Fuarı”nın ilk 10 gününü uluslararası, geriye kalan 10 gününü ise fuara katılan resmi ve özel firmaların varlığıyla ve en az 15 Akdeniz ülkesinin de katılımlarıyla “Uluslararası Akdeniz Otantik Değerleri (Folklor) ve Fuarcılık Festivali” şeklinde, kısaca ULUSLARARASI AKDENİZ FESTİVALİ adıyla sürdürüyorduk.
20 günlük fuar ve festival; Egeli ve İzmirli esnafın, turistik tesislerin, her türlü otellerin, lokantaların, restoranların, hediyelik eşya satıcılarının, taksi esnafının, Kemeraltı ve diğer halk çarşılarının, kısacası herkesin iş yapmasına, kazanç sağlamasına yetiyordu. Aslında eski efsanevi fuarlarımız 30 gündü. 30 gün süreyle; Ege illerinden, ilçelerinden, köylerinden ve Türkiye’nin her yerinden İzmir’e insanlar gelirdi. O yılın ürününü satarlar, Basmane - Fuar ya da Kemeraltı’nda ki otellerden birisine yerleşirlerdi.
Çoluk, çocuk, hepsi İzmir’de; en az 10 gün süreyle, gündüzleri İnciraltı’nda, Kilizman’da, Kalabak’da, Urla’da denize girerler, akşamları ise Kültürpark içinde; çay bahçeleri’nde, restoran’larda otururlar, keyifler yaşarlar, Fuar’a katılmış ülke ve firmaların, yabancı ve yerli teknolojik gelişmelerini izlerler, stantlardan alışveriş yaparlar, çay bahçelerinde, restoranlarda isterlerse semaverli, nargileli sohbetler yaşarlardı. Lunaparklarda, kültür ve sanat yansıtan, Kültürpark, Mehtap, Çamlık Senar, Manolya gibi açık hava tiyatrolarında, Lunapark, Akasyalar, Ekici&Över gibi fuar gazinolarında hayatlarının en güzel saatlerini yaşarlardı. Kültürpark’ın güzelim çay bahçeleri 24 saat dolup, taşardı. Kültürpark içinde 24 saat açık kalan bu iş yerleri sayesinde, Kültürpark içinde güvenlik de kendi kendine sağlanırdı. Çünkü her işyeri kendisinin ve müşterilerinin güvenliğinden sorumluydu. Esasen; Şimdilerde uygulanan 20 günlük süre de fena değildir. Yeterlidir. Ancak şu anda uygulanan 10 günlük süre azdır. Bu anlattığım uygulamayı Gaziemir’de ki Yeni Fuar Alanına taşındıktan sonra şöyle yapabileceğimizi öneriyorum; <<İzmir Enternasyonal Fuarı açılır. 5 günlük enternasyonal süre, sadece yabancı ülkelerin ve devlet olarak Türkiye’nin de katılımlarıyla Gaziemir’de yaşanır. Kültürpark’da ise sadece yerli firmaların, istenilirse bazı ülkemizde ki yerleşik, Türkiye ile bütünleşmiş yabancı firmaların, yerli imalatçıların, sanatkarların, esnaf ve tüccarlarımızın katılımlarıyla, kurallı&disiplinli, planlı, programlı ve düzgün alışveriş statüleriyle, çay bahçelerinin, halk tipi yiyecek-içecek bahçeleri ile halk tipi eğlence gazinolarının olduğu; eğlencenin, kültür, sanat, folklor, halk oyunları, otantik dans gösterilerinin, revülerin, sirklerin gösterilerinin sergileneceği; açık alan “kültür mekanları” nın olduğu, enternasyonal ve yerli hediyelik el sanatlarının, örf, adet ve geleneklerin sergileneceği “dev sergi merkezleri”nin olacağı bir Kültürpark’ta pek ala; 20 gün süreyle bir “Uluslararası Akdeniz Ülkeleri Otantik folklor ve fuarcılık şenlikleri”>> düzenleyebiliriz.
Biz; İhsan Alyanak’ın öncülüğünde; bunu yaptık ve başardık. Hatta Türkiye’nin ilk ihtisas fuarlarını da İzmir’de ilk biz başlattık. Bu projeleri gerçekleştirmiş proje sahiplerinden; Sancar Maruflu olarak Ben, Fuar ve Turizm Müdürü Hamdi Asena, Prof. Dr. Mete Oktav, Turizm ve Kültür Duayenlerinden Selami Karaibrahimgil ile Müsteşar Güman Kızıltan, Uzmanlardan Yavuz Gönen, Refet Kayakıran ve İklil Ulueren ile Prof. Dr. Ahmet Bülent Göksel halen hayattalar. İstenirse hepsini toplayıp; İzfaş A.Ş. yönetici ve personeline kurs dahi verebiliriz.
Evet; şayet mutlaka vazgeçilmesi istenilmiyorsa o malum 5 günlük enternasyonal fuarı da da düzenlenerek, 15-20 gün olarak ciddi ve düzenli bir etkinlikler şöleni, genel düzeni bozmayacak bir yerleşke anlayışıyla Kültürpark içinde pek ala düzenlenebilir.
İzmir Fuarı, tarihi boyunca her zaman Egeliler ve İzmirliler için emsalsiz bir şenlik olmuştur. Geleneksel fuarın tiryakisi olan, yaşlı genç her kesimden bizim insanlarımız; süresi kısaltılsa da, ticari işlevinin önemli bir bölümü, holl denilen yeni fuar hangarlarına taşınmış da olsa; yönetiminde sorunlar da yaşanmış olsa da, açıldığı gün İzfaş’ın Genel Müdürü, Araştırmacı-Gazeteci-Yazar ve İletişimci Sayın Mehmet Şakir Örs’ün garip bir şekilde işine son verilmiş de olsa, Biz; fuarımıza asla küsmeyiz...
İzmir Fuarı, kendisini sevenler için bir fotoğraf değil, bir filmdir.
Süreklilik arz eden bir vazgeçilmezlik sembolüdür.
Bu yıl ki fuarımızın; açılış töreninde “halkçılıkla bağdaşmayan” çok garip uygulamalar ile enternasyonal fuarcılığa hiç yakışmayan işportacılık zihniyeti yaşanmıştır. En başta; yönetim, halkla ilişkiler ve iletişim eksiklikleri olmak üzere mutlaka yanlışlar ve noksanlıklar yaşanmıştır. Uygulamada yaşanılan bazı aksaklıklar küçük birer baş ağrısıdır. Aspirinle geçebilecek türdendir. Bu yıl ki fuarımızda “Sivil Toplum Örgütleri’nin” organizasyonları büyük ilgi ve takdir oluşturmuştur. Çim alanlarında ki ve İzmir Sanat’ta ki bazı “Söyleşi” etkinliklerini her gece yüzlerce kültür dostu izlemiştir.
68’LİLERİN GELENEKSEL FUAR BULUŞMALARINDA YÜZLERCE 68’Lİ, FUAR’DA Kİ STANTLARINDA BİR ARAYA GELDİLER:
“İzmir 68’liler Platformu” olarak, “Ege kültür platformu” ile “İzmiri Sevenler Platformu” ile birlikte, fuarda ki “2 No’lu Holl’de ki “İzmir 68’liler Platformu Standı” mızda sergilediğimiz etkinliklerde halkımıza unutulmaz anlar yaşattık. Sık sık bir araya gelemeyen yazarlar, şairler, eğitimciler, ozanlar, ressamlar, düşün insanları fuarda, bizim standımızda bir araya gelerek emsalsiz bir kültür zinciri oluşturdular.
Biz; temsil ettiğimiz “Demokratik Sivil Kitle Örgütleri” olarak 87 dernek ve vakıflarımızla birlikte en başta görevinden haksız azledildiğine inandığımız, İzfaş’ın çalışkan Genel Müdürü, Arfaştırmacı-Yazar Mehmet Şakir Örs olmak üzere 83’ncü Fuarımızın düzenlenmesinde emeği geçenleri, özellikle İzfaş’ın Fuarcılık Kültür ve Sanat Danışmanı Gazeteci-Yazar ELVAN FEYZİOĞLU’nu ve tüm İZFAŞ ÇALIŞANLARINI, herkesi kutluyoruz. Tebrik ve Teşekkürlerimizi sunuyoruz.
* BU YIL Kİ; 10 GÜNLÜK, “83’ncü İZMİR FUARI”nın, EN BAŞARILILARI; “EGE TELEVİZYONU” ile GENEL MÜDÜRÜ MEHMET KARABEL: Biz; 170.000 Ege’li Aileleri temsil eden, Ege’li, “Sivil Demokratik Kitle Örgütleri” olarak; Bu yıl, İzmir Enternasyonal Fuarı’na verdiği önem ve değer nedeniyle “EGE TELEVİZYONU ve EGE RADYOSUNU”nu kurum olarak tüm çalışanları ile birlikte “83’ncü Fuarın En Başarılı Kurumu” seçtik, Ayrıca 13 yıldır yaptığı “Yüz Yüze Programları”nda ki başarıları nedeniyle de, Ege Tv&Ege Radyo Genel Müdürü MEHMET KARABEL’i de “Fuarın En Başarılısı”, yani “Fuarın Yıldızı” olarak seçtik ve ilan ettik. Bu arada; 10 yıldır düzenlediği İZMİR FUARI LEZZET DURAKLARI FUARI’nda ki Başarılı ve unutulmaz hizmetleri nedeniyle Türkiye Lokantacılar ve Gazinocular Federasyonu’nu ve Federasyonun İzmir’li Genel Başkanı AYKUT YENİCE’yi ve yine İzmir Enternasyonal Fuarı’na verdiği önem ve başarılı destek nedeniyle, halk oylamasıyla ORKİDE YAĞ SANAYİİ’ni ve Başkanı Sayın AHMET KÜÇÜKBAY’ı İZMİR FUARI’nın EN BAŞARILILARI ( Fuarın Yıldızları) Seçtik ve Herkese Duyurduk…..
9 EYLÜL’SÜZ BURUK ve KIRIK BİR FUAR YAŞADIK… ÜZGÜNÜZ…
Biz İzmir’liler; 9 Eylül’leri, “İzmir Fuarı” coşkusu ile birlikte yaşamaya alışmıştık. Maalesef bu yıl, 9 Eylül Kurtuluş Şenlikleri’nin, Fuarın açık kaldığı 10 günlük sürenin içine dahil edilmesi unutulmuştur. Eskiden böyle olağanüstü durumlarda fuar süresi uzatılırdı. Fuar geleneklerinin bu şekilde yok edilmesinden, köklü bir İzmir’li olarak şahsen Ben, özellikle şikayetçiyim. Biz İzmirliler; 91 yıldır, 9 Eylül Zafer Şenliklerinin en görkemlilerini İzmir Fuarı ile bütünleşerek yaşamıştık...
Bu yıl İzmir’in tarihinde ilk kez 9 Eylül İzmir’in Kurtuluş Şenlikleri, Enternasyonal Fuar Dönemine rastlatılmamıştır... Bu nedenle fevkalade üzüntülüyüm.
HER ŞEYE RAĞMEN ÇOK GÖRKEMLİ ve BAŞARILI BİR “9 EYLÜL KURTULUŞ ŞENLİKLERİ” YAŞAYACAĞIZ….
9 Eylül Salı Günü, 92’nci kez yaşayacağımız, “9 Eylül İzmir’in Kurtuluş Şenliklerini” İzmir’i Sevenler Platformu (İZSEV) olarak, 97 Dernek ve Vakıflarımızla birlikte fevkalade özel programlarla kutluyoruz. Öncelikle bu akşamdan itibaren 4 gün süreyle tüm İzmirlilerin evlerini, balkonlarını, iş yerlerini, mağaza ve dükkanlarını, hatta araçlarını, Türk Bayrakları ve Atatürk Resimleri ile süslemelerini, donatmalarını istiyoruz. Ellerinde Gazi Paşa’nın fazla resmi olanlar Ata’larının resmini mutlaka iyi görünecek yerlere asmalı ve yürüyüşlerde de yanında bulundurmalıdırlar. 9 Eylül Salı sabahı; öncelikle Saat: 08.45’den itibaren “Zafer Yürüyüşü”ne katılmak üzere Basmane Çorakkapı Camii önündeyiz. Saat: 10.00’da ise Konak Hükümet Meydanı’ndayız. Şanlı Bayrağımızın, temsili anlamda Kuvvayi Milliyeci Süvariler tarafından Hükümet Konağı Balkonu’na çekiliş anını ve sembolik “kurtuluşumuz anını” alkışlarımızla izleyeceğiz. Konak Meydanı’ndan Cumhuriyet Meydanına geçerek, bizlere bu günleri armağan eden Gazi Mustafa Kemal Paşa’mızın şahsında Kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimizi, yani “Mustafa Kemal’in Askerlerini” alkışlamak üzere tören resmi geçitini izleyeceğiz. Daha sonra Saat: 13.00’den itibaren, Konak Kemeraltı, 2’nci Beyler Sokağı’nda ki, “Cem Üsküp’ün “Hürefe Antika Galerisi” önünde Batı Anadolu’nun ve Türkiye’nin her tarafından İzmir’e gelmiş, özel otantik giysileri içinde ki yüzlerce Efe’lerimizle ve Zeybeklerimizle buluşacağız. Geleneksel harmandalı ve zeybek oyunlarımızı oynayacağız. Yaşamışlardan; Milli Mücadele ve Cephe Anılarını dinleyeceğiz. Bu arada; başta İzmir Büyükşehir Belediyesi ve ilçe Belediyeleri tarafından düzenlenen, “9 Eylül İzmir’in Kurtuluş Şenlikleri” ile ilgili tüm söyleşi, konser, gösteri, fener alayı gibi etkinlikleri gün boyunca, belki de sabah saatlerine kadar izleyeceğiz.
GÜLE GÜLE; BURUK ve KIRIK; 83’ncü İZMİR ENTERNASYONAL FUARI…
Bu akşam kapanacak olan 10 gün süreli “83’üncü İzmir Fuarı’nın”, 9 Eylül İzmir’in Zafer Kutlamaları’ nın yaşanmadığı, yaşatılmadığı bir fuar olması nedeniyle daima buruk ve kırık olarak, 2014’ün 9 Eylül’ünü hatırlayacağım.
Gazi Mustafa Kemal Paşa, 9 Eylül İzmir’in Kurtuluş zaferinin elde edilmesinden sonra coşkuyla eğlenen dava arkadaşlarının ve askerlerinin önünde, son derece olgun ve seviyeli bir görünüm sergilemiştir. O mutlak olan bu sonucun ışığında sadece geleceğin Türkiye’sini düşünmeyi yeğlemiştir.
Gazi Mustafa Kemal Paşa için Türkiye’nin geleceği ile ilgili ışık ta zaten, İzmir’den doğmuştur. O ışık “Cumhuriyet ve ulusal egemenlik” ışığıdır.
Bu nedenle Gazi Paşa, Cumhuriyetin ilanından 9 ay önce, Milli Mücadele’nin İzmir’de son bulmasından 6 ay sonra, “İzmir’de 1923 İzmir İktisat Kongresi’ni” toplamıştır. 1923 İzmir İktisat Kongresi’nin yanı sıra bir de fuarcılık anlayışı ile “İktisat ve Yerli Mallar Sergisi” düzenletmiştir. İşte bu sergi Türkiye’nin ilk fuarıdır.
Fuar; iktisadi kurtuluşla askeri kurtuluşun bütünleştiği bir simgedir. İşte Ben bu nedenle; 9 Eylül’süz bir fuar yaşamayı içime sindiremiyorum.
Gelecek yılın, 84’ncü İzmir Enternasyonal Fuarı, ne olursa olsun mutlaka 9 Eylül’ü içine alacak şekilde düzenlenmelidir. İzmir’imizin Kurtuluşunun ve Büyük Zafer’in 92’nci yıldönümü kutlu ve mutlu olsun...
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!