2016 Bugün 31 Ocak. Son yıllarda bir hüzün ayı olarak hafızalarımıza yerleşmiş bulunan Ocak aylarından birini daha nihayet sonlandırıyoruz. Ocak ayları geçmişte ard arda yaşanılmış terör cinayetleri nedeniyle zorunlu olarak “bir hüzün ayı” olarak zihinlerimize yerleşmiştir. Ancak geride bırakmakta olduğumuz 2016’nın bu Ocak ayı’nı, maalesef; unutamadığımız ve hep andığımız terör cinayetlerinin yanı sıra, halen PKK ile sürdürülen mücadelede yitirdiğimiz şehitlerimizin acılarıyla, özellikle çocukların ve kadınların daha çok öldükleri mülteci ölümleriyle daima hatırlayacağız. Tabii; Genç İşadamı Mustafa Koç gibi bir cumhuriyet değerimizin vakitsiz kaybını, En çok gerekli olduğu bir dönemde, mendebur kanser yüzünden yitirdiğimiz Tunceli eski Milletvekili Kamer Genç gibi, vatanperver bir siyaset ustasının ve bir dönemin en başarılı müzik kompozitörü, orkestralar şefi ve besteci Ergüder Yoldaş’ın da çok vakitsiz kayıplarını hiç unutmayacagız. Biz; Karşıyakalıların hiç unutmayarak, daima anacakları; <Gökhan Nil> de bir Ocak ayı kaybıdır. Bir iyilik ve güzellik Abidesi olan Gökhan Nil Ağabeyimiz, çok genç yaşta yitirdiği evladının adına bir okul dahi yaptırmıştı. Hayırseverliği ile de efsaneleşmiş, unutulmaz bir futbol yıldızımızdı.
PROF.DR. MÜNİR BÜKE’Yİ DE KAYBETTİK…
2016’nın Ocak Ayının İzmir’de ki en son kaybı olarak daima hatırlayacağımız çok önemli bir kaybımız da, Tıp alanında bir “Bilim&Bilgi ve Hizmet Abidesi” olarak daima hatırlanacak olan, Dünya çapında infeksiyon – kilinik mikrobiyoloji alanında ki emsalsiz bilim hizmetleriyle, buluşlarıyla ve yayınlanmış eserleriyle tanınmış bir Tıp Bilimi Duayeni olan, Prof. Dr. Münir Büke’nin 27 Ocak 2016’ da ki erken yaşta ki kaybıdır. 76 yaşında yaşama veda eden Ege Üniversitesi Tıp Fakültesinin eski dekanlarından da olan Prof. Dr. Münir Büke, mesleğiyle ilgili uluslar arası ve ulusal pek çok bilim örgütünün de kuruculuğunu ve başkanlığını yapmıştı. Sayısız öğrencisini de, bizzat yetiştirerek, tıp alanına hekim ve araştırmacı olarak kazandırmıştır. Münir Hocamızın oğlu Prof. Dr. Çağrı Büke de Babasının izinden ve yolundan gitmiş, o da dünya çapında bir mikrobiyoloji ve enfeksiyon hastalıkları uzmanı, araştırmacısı ve otoritesi olmuştur.
Ayrıca diğer evladı Uzman Dr. Yankı Büke Ötleş’de bir başarı ve liyakat sembolüdür. Münir Büke Hocamız, 28 Ocak Perşembe günü, Bornova’da Tıp Fakültesinde ve Alsancak Hocazade Camii’nde; yüzlerce seveninin, meslekdaşlarının ve öğrencilerinin katıldıkları, iki ayrı uğurlama ve cenaze töreninden sonra çok sevdiği memleketi Salihli’ye götürüldü ve köyünde ki Aile Mezarlığında toprağa verildi.
SANCAR MARUFLU OLARAK BENİM TELAFİSİZ KAYIPLARIM: Ocak aylarında yitirdiklerimiz sadece ölüm anlamında değil. Benim de bu terk ettiğimiz, “2016’nın Ocak ayında telafisiz ve tesellisiz anlamda manevi ve maddi çok önemli kayıplarım” oldu. Karşıyaka’da 60 yıldır ikamet ettiğimiz, Donanmacı&Tuna Mahallesi’nde ki evimizi, yenilemek üzere, zorunlu olarak; <kentsel dönüşüme> verdik. Karşıyaka Belediyesinin civarında, Bahriye Üçok Mahallesi’nde bir başka eve, 1,5 yıllığına taşındık ve yerleştik. Yaşantım süresince ki, başarılarımın ve birikimlerimin ürünü olan, en az 50 yıl süresince; kültürde, sporda, bürokratik yaşantımda ve çeşitli hizmet alanlarında almayı hak ettiğim emeklerimin ürünü olan sayıları yüzleri aşan plaketlerimi, şiltlerimi, madalyalarımı, kupalarımı, gümüş çerçeveli onur ve başarı belgelerimi büyük bir özenle kolilere yerleştirmiştim. Ayrıca Bana; Fahri Korutürk, Turgut Özal, Süleyman Demirel, Kenan Evren, Bülent Ecevit, Erdal İnönü, Mesut Yılmaz, Murat Karayalçın, Tansu Çiller, Yaşar Kemal, Tarık Dursun Kakınç, Samim Kocagöz, Şükran Kurdakul, Salah Birsel, Attila İlhan, Orhan Kemal ve diğer değerlerimiz tarafından bizzat imzalanarak armağan edilmiş kitaplarımı ve aile yadigarı tablo ve fotograflarım ile bazı antika değeri olan manevi anlamda çok önemli bazı eşyalarımı yine özenle kolilere yerleştirmiştim. Toplam olarak 6 koca koliyi bir arkadaşımın bürosuna taşındırıp, korumaya aldıracaktım. Nakliye için bir araç bulmaya çalışıyordum ki; bu ocak ayının son günlerinde maalesef boşalttığım evimize, Apartmanın dış sokak kapısı’nın camını kırarak, kilidi açıp giren hırsızların, apartmanın radyatörlerini, kalorifer kazanlarını, termosifonlarını, musluklarını, borularını ve daha bir çok şeyi söküp çaldıkları yetmezmiş gibi bir de Benim manevi anlamda çok kıymetli olan en az 50 yıllık anılarımı da çalıp, götürdüklerini öğrendim ve kahroldum. Ne kadar üzüntü içinde olduğumu anlatmam mümkün değil. Bu Kötü Kalpli Hırsızların Allah tarafından en kötü şekilde cezalandırılmalarını diliyorum. Evet Ben; bu 2016 yılının, Ocak ayını, diğer acılarımızın yanında bir de Benim Bu telafisiz ve talihsiz şahsi kayıplarımla hatırlayacağım.
TERÖR’Ü LANETLİYORUZ… TERÖR ŞEHİTLERİMİZİ RAHMET – HASRET ve SEVGİYLE ANIYORUZ…
Evet; Bugün 31 Ocak. 26 yıl önce Bugün; 1990’ın 31 Ocak’ında, Atatürkçü Düşünce Derneklerinin Kurucu Genel Başkanı Prof. Dr. Muammer Aksoy Hocamızı Ankara’da hain bir komplo sonucunda yitirmiştik. Hiç unutmam Muammer Aksoy Hocamızın Ankara da ki Cenaze töreninde Muammer Aksoy Hocamızın çerçeveli fotoğrafını kendisinden iki yıl sonra yine Ankara’da hain bir komplo sonucunda katledilen Uğur Mumcu, bizzat kendisi taşımıştı. Yarın da; 1 Şubat 1979’da, yine silahlı bir saldırı sonucunda yitirdiğimiz Türk Basını’nın emsalsiz Duayeni Abdi İpekçi Hocamızı katledilişinin 37’nci yıldönümünde anacağız. Terör Şehidimiz Uğur Mumcu’yu 23’ncü Ölüm Yıldönümünde sadece İzmir İl ve İlçelerinde tam 49 etkinlikle andık. Bazı Belediyelerimizin düzenledikleri Uğur Mumcu’yu Anma etkinliklerinde ben de yönetici oldum. Konuşmalar yaptım. Benim de içinde bulunduğum ve yöneticiliğini paylaştığım <Demokratik Sivil Kitle Örgütleri> olarak Terörü, Şiddeti ve Silahlanmayı lanetlemeyi sürdürüyoruz. ‘’İzmir 68’liler Platformu’’olarak; İzmiri Sevenler Platformu’nun, Ege Kültür Platformu’nun ve Ege’de Yaşam Gazetesi’nin destekleriyle, ‘’Bu Memleket Bizim’’ başlığıyla ayrımcılığı, etniksel ve dinsel bölücülüğü reddetmek amacıyla; 11 Şubat 2016 Perşembe günü, Saat: 14.30 - 17.00 arası, Kültürpark İzmir Sanat Merkezi Oditoryum Salonu’nda toplanacağız. Hem gündemimize konuşacağız. Hem de tek tek Ocak Ayı kayıplarımızı anlatarak anacağız. Ocak aylarını oldum olası hiç sevmediğimi bir kez daha telaffuz ediyorum. Nasıl Sevebilirim ki? Sevdiğim pek çok aydınlanma değerini, Ben hep Ocak aylarında yitirdim. Onları hüzünle toprağa verdim. Ocak ayında yitirdiklerim arasında çok yakın aile dostlarım da var. Tüm ülkeyi ilgilendiren; Uğur Mumcu, Gaffar Okkan, Prof. Dr. Muammer Aksoy, Hrant Dink, Yusuf Nalkesen, İsmail Cem, Aydın Güven Gürkan, Besteci Ahmet Adnan Saygun, Balerin Duygu Aykal, Yazar Necati Cumalı, Ressam Nurullah Berk, Caz Üstadı Erol Pekcan, Özdemir Asaf, Dert Babası Özdemir Hazar, Modacı ve Sitilist Hanife Çetiner, Hayırsever SALİH BABA (Salih İşgören), Onat Kutlar, Yazar Sabahattin Eyüboğlu, Atatürk’ün Annesi Zübeyde Ana, Şair Mehmet Emin Yurdakul, Besteci Onna Tunç, Ses Sanatçısı Safiye Ayla Targan, Yazar Halide Edip Adıvar, Şair/Yazar Cemal Süreyya, Gazeteci Metin Göktepe, Tarihçi Enver Ziya Karal, Yazar Ergun Balcı, Besteci Yesari Asım Ersoy, Yazar Adnan Berk, Bedia Muvahhit, Atletizm Duayeni ve İletişimci Yazar Cüneyt Koryürek, Yazar Kemal Bilbaşar, Yazar Oktay Arayıcı, Yönetmen Samim Değer, Araştırmacı Yazar Atilla Özkırımlı, Yazar Ahmet Hamdi Tanpınar, Şair Neyzen Tevfik gibi herkesin tanıdığı isimlerin yanında İzmir için önem taşıyan 7 yıl önce görevinin başında yitirdiğimiz İzmir Baro Başkanı Av. Nevzat Erdemir, 14 yıl önce yitirdiğimiz Hayırsever İşadamı Raşit Özsaruhan, 8 yıl önce yitirdiğimiz Milli Hakem Suphi Alpayım, bu isimlere ilave olan Merhum Osman Akça’nın İyilik Meleği eşi Nermin Akça, TRT ve Kültür Bakanlığı TSM Sanatçısı Nursal Ünsal Birtek, İzmir Eski Belediye Başkanı ve Eshot Eski Genel Müdürü 20 yıla yakın birlikte çalıştığımız 40 yıllık dostum, başarılı ve kaliteli yönetici Cahit Günay, İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı (İKSV) Yönetim Kurulu Başkanı, İzmir kökenli İşadamı ve Fotoğraf Sanatçısı, Büyük Kültür Dostu 81 yaşında toprağa verilen; çok iyi tanıdığım, Aile Dostumuz Şakir Eczacıbaşı, İzmir Sanayinin öncülerinden, uzun yıllar Vergi Rekortmeni, Türkiye’ye Sanayi ve Ticari tesisler kazandırmış, Etap Holding’in Onursal Başkanı Nevzat Özgörkey’i de 86 yaşında bir Ocak ayında toprağa vermiştik. Kültür ve Sanat Dünyamızın cefakar ve vefakar Kültür İnsanı Gazeteci-Yazar Dinçer Sezgin Ağabeyimizi de her yıl Ocak’lar da anıyoruz. Anacağız. Bu yıl ki Ocak Anmalarımıza; Halkçı ve Atatürkçü Genç İşadamı Mustafa Vehbi Koç’u, Siyaset ve Hizmet Ustası Kamer Genç’i, Bestekar&Müzikoloğ Ergüder Yoldaş’ı ve Karşıyaka’lı Spor Adamı, Hayırsever – Bankacı Gökhan Nil’i de dahil edeceğiz. Yazımı tekrar Terör kayıplarına dönerek tamamlıyorum. Türkiye olarak; Muammer Aksoy Hocamızın 26’ncı, Abdi İpekçi’nin 37’nci katlediliş yıldönümlerinde ezik ve mahzun durumdayız. Hafta boyunca 80 ilimizde 149 etkinlikle anılan Terör Şehitlerimizden; Uğur Mumcu’nun da , Bedrettin Cömert’in de, Necip Hablemitoğlu’nun da, Muammer Aksoy Hocamızın da, Abdi İpekçi’nin de, Hrant Dink’in de, Bahriye Üçok’un da, Gaffar Okkan’ın da, Ahmet Taner Kışlalı’nın da, Özdemir Sabancı’nın da, Savcı Doğan Öz’ün de, Çetin Emeç’in de ve diğer hepsinin de cinayetlerinde ‘’Tetiği Çektirenler’’ hala belli değildir. Karanlıkların Aydınlanması için yapılan tüm girişimler sanki özellikle karartılmıştır. Karartılmaktadır. Keşke; Paralel Yapı, Ergenekon vs… gibi yaşanılmış davalar…’’ bu kadar sulandırılmasaydı da, bu cevaplandırılamayan soruları çözecek sonuçlar getirebilseydi. Ocak ayının bu son gününü, hepimizin, herkesin kazasız, sorunsuz tamamlamasını diliyorum.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!